gece yarısıydı
bir an vardı
gözümün önünden gitmeyen
bindiğimiz otobüsün arkasından
ağlayan annemin silüeti
adeta çakılmıştı beynime
anne yüzü işte
canım annemden
sıcak ailemden
ilk uzun süreli uzak kalışımdı
canım vatandan ilk ayrılışımdı
ben de gurbetçiydim artık
diğer adı alamancı…
uyku girmemişti gözlerime
vatan topraklarında uzakta
uzun bir yolculuğun yorgunluğuna
bir de hasretin ağırlığı çökmüştü ilk geceden
sıçrayarak uyanıyordum ara ara uykudan
tekrar daldığımda
annemi yatağımın başucunda
beni teselli ederken buluyordum
uykuyla uyanıklık arasında
mütebessimdi yüzü
ilk sabah
uyandığımda ilk işim
camdan dışarı bakmak olmuştu
perdenin arkasından gördüğüm manzara
o an ki ruh halimi yansıtıyordu adeta
koyu gri, boğucu ve nemli bir hava
birbirinin aynısı evler
sıra sıra dizilmiş sokakta
sokaklar sessiz
sokaklar ıssız
ve ruhsuz mu ruhsuz gözümün değdiği her şey
belki de bendim
ruhu geride kalan
ruhum ve bedenim ayrı düşmüştü
artık evim burası mıydı
oysa memleketteki mahallemiz
böyle ruhsuz
evimiz da böyle sessiz değildi
bahçesi kocaman üç katlı evde
büyük bir aile ortamında büyümüştüm
şimdi bu hayalet şehirde
griler giyinip
birilerini mi bekleyecektim
başım dumanlıydı sisli hava misali
kaç gece uyanıp kapıya koştum
kaç defa çocuk sesi duydum
açtım pencereleri
ah, bir ben bilirim
bitmeyen saatleri
gurbette geçmek bilmeyen
haftaları
ayları…
ben
aile kurmaya gelmiştim
para biriktirip köye dönmeye değil
çocuklarım olacaktı
okul, iş…
yani ben gitmeye değil
kalmaya gelmiştim
bir sabah güneş henüz doğmak üzereyken
hobi bahçesi dedikleri bir yere gittik
bizim köy evlerine benziyordu
bu küçük yapılar
içinde mis gibi taze ekmeklerin piştiği
tandır vardı
avrupanın göbeğinde
buna rastlamak oldukça şaşırtmıştı beni
o gün akşama kadar
yufka açmıştık tandırda
alamanya da gelin olmak
anne olmak
müslüman kadın olmak
büyük bir sorumluluktu başlı başına
ne çok hikayeler barındırıyordu mahalledeki evler
kaç gelinin gözyaşlarıyla küflenmişti
işlemeli çeyiz yastıkları
kaç genç kızın hayal kırıklığıyla doluydu
her an vatana dönecekmiş gibi
hazır duran bavulları
baba ocağından çıkıp
gurbet gelini olmuş genç kızların
hikayeleriyle doluydu
kim bilir kaç ev
kaç oda
redfer
Kayıt Tarihi : 30.6.2025 02:24:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.




Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!