Alaca zamanlar Şiiri - İlyas Kaplan

İlyas Kaplan
1262

ŞİİR


15

TAKİPÇİ

Alaca zamanlar

bir gül tazeliğinde selamlamak üzere gün seni
kalbine binlerce şafak dokunuyor
gün ışığının parmak uçlarından
bir müjde giyiniyor sokakların çehresi
bir taze nefes olup göğsüne alıyorsun yeni alemi
bir diri bakışla çerçeveliyorsun kaldırımları
sokak gölgelerini
sessizliği

sözüyle bütün sabahları müjde eyleyen kutlu elçi'yle
ağız birliği etmek üzeresin
göğün ve yerin nuruna elçilik eden o aydınlık yüz'ün
yöneldiği kıble dönüyor yüzüne
o ebedi tebessümün
hep yine
hep yeniden doğduğu an
öpüyor alnını

sana senden de yakın olanın
seni,
senin seni sevmenden de önce
sevenin sonsuz ve sessiz yakınlığı
değsin alnına
secdede bekliyor
sonsuz ve yumuşak yakınlıkların hepsi
sabah vakti

bin telaşın yamaçlarında savruluyor saçların
koşturmaların ortasında serin bir rüzgarı özlercesine
kıvranıyor kalbin
vaktin zirvesinde
uykuların en talihsizi yapışıyor yakana
uyanmayı sonuna çok gören bir uyku bu
gün uykusu
gündüz sarhoşluğu

yoğun işlerin
önemli önceliklerin
ertelenmiş düşlerin sonrasında
yakınlıkların en güzelini özlüyor
sılasına uçmak istiyor ruhun
gelişiyle ateşlerin söndüren o elçi'nin
bin umutla koştuğu
sonsuz tebessümle sığındığı o kapının eşiğindesin
varlığıyla sağır duvarları yıkan
bakışıyla küskünlükleri deviren
duruşuyla uzaklıkları eriten
gül yüzlü’nün özlendiği yere çağrılısın

tenini bin gülistanda ağırlıyor rükuların hepsi
ana şefkatinden öte bir şefkatle üzerine titreyen
kederlerinin hepsini kalbinden silip süpüren
korkularının cümlesini sessizliğiyle susturan o elçi'nin
durduğu yerde
durasın
durulasın

gölgelerin uzuyor; hatıraların soluyor
güzün solgun yaprakların alnında birikiyor
eriyor vakit
kayıp gidiyor avuçların bile avuçlarından
tenin çekiliyor dünyanın kıyılarından
ayaklarını sıkı sıkıya bastığın toprak
seni de çekiyor
isimsiz kalmış
unutulmuş bir taşın altına

beli bükülüyor mutlulukların
sesi kısılıyor hesapsız sevinçlerin
dudağı kuruyor sahte ümitlerin
asr'ı saadet eyleyenin elinden
kanatlanıyor ümit kuşları
vakti, sonsuzluğun avuçlarına akıtan
elçi'nin gözlerinden
uçuyor hüznün baygın kelebekleri

dünyayı, ebediyetin tarlası eyleyip
terk edilmiş tohumları uyandıran muhammed’in [asm]
yüzünden geçiyor sevinçli maviler
yüzünü sonsuz aynalara hazırlayan
sözünü sonsuz mutlulukların vadisine akıtan
gözünü bitmez huzurların pencere önüne taşıyan
o elçi'nin eğildiği yere eğil
rükularda dirilt ümitlerini
secdelerde bul yitirdiklerini

alaca zamanların
hoyratça tırmaladığı loş kentlerde bir yalnızsın
sağır vakitlerde bir çaresizsin
silahların konuştuğu,
hasetlerin kol gezdiği
kibirlerin boy verdiği
amansız kuyulara itilmiş bir yetimsin
elinden tutan yok

başını kurtaramıyorsun
her akşam göğü kana bürüyen
yıldızları karanlığa bulayan akşamların
aldırışsız geçişinden
geri gelmiyor gün
bir dahası yok yaşamanın
akşamın kızılca kıyametini avuçlarında
gül kızılı bir dua eyleyen kutlu elçi'nin
müjdesi duyuluyor dinle

çürüyüp giden saatler
nefes nefes solan hayatın özünü
damıtmaya çağrılıyorsun seccadeye
ellerini sonsuzluğa bağla şimdi kıyamda
tükeniş rüzgarlarından uzak
tutamadığın saçlarını
ahrete uzat şimdi rükularda
bir türlü vefalı aynalara vuramadığın yüzünü
sonsuzluğa akıt secdelerde

gecenin koynuna yuvarlandı dünya
yakası çözüldü tutkuların
gömleği yırtıldı hırsların
ayağına yıldızlar dolandı sığ telaşların
gözler yeni avuntular arıyor renkli kuyularda

bir göz kapağının ardına savruluyor
kimlikler, benlikler, bencillikler
eşitleniyor alem
yetimin uykusunda
bir rüya saltanatı uyanıyor
zalimin yastığında bin cehennem
alev alıyor

aldatıcı aydınlıkları terk eden
yakıcı bencilliklere sırt dönen
rahmet yağmurunun altında
ıslanıyorsun
yalnızlığını
insanı alaka'dan ve ilgiden yaratan Rabbiyle
sonsuz komşuluğa çeviren
kutlu elçi'nin yolunu
adımlıyorsun

yüzünü çevirdiğin kıblede bekliyor vuslat müjdesi
sözlerin eylediğin ayetlerde birikiyor
sonsuzluk nefesi
bedenini yoğurduğun namazda bekliyor seni
kerimlerin en Keremi
yokluğa meydan okumaya dönüştür şimdi namazını
bencilliğe karşı durmak için eğil
kibirlenmeyi aşağılamak için
in secdeye
hadi

redfer

İlyas Kaplan
Kayıt Tarihi : 9.12.2024 13:34:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!