Toprak ter kokuyordu. Nefesim tütün. Kurşunlar zıp zıp diyerek toprağı öpüyordu. Makinalı tüfek sesleri yürek çığlığı kadar acıtıyordu ruhumu. Sağımdaki solumdaki aslanlar birer fidan gibi düşüyordu kara toprağın bağrına. En son ben düştüm. Menzile çok az kala. Üşüyor muydum?
Asla.
Korkuyor muydum?
Ne Mümkün.
O gün benim bayramımdı. Kanım kanına karıştı şehit atalarımın. Toprağım toprağına kavuşacak birazdan. Ve üzerimde al güller ve beyaz zambaklar açacak.
Özgür ve bağımsız rüzgarlarla savrulan...
TÜRK ŞEHİTLERİ
Yüklerken mazimizi al tayların yelelerine.
Biliyorduk dönmeyeceğimizi baba ocağımıza.
Gülerek yürürken hain kurşunların üstüne.
Biz ki şan ve şeref verdik al sancağımıza.
Biz ki "Allah! " diye süngü takan erlerin şahitleriyiz.
Omuz omuza cenk ederiz zafere kadar.
Biz ki Peygamber’den muştulu Türk Şehitleriyiz.
Gezeriz göklerde dört nala mahşere kadar.
Cesur insanları Tanrıya yaklaştıran güç, korkak insanları iblisin oyuncağı yapar.
Anam güzel anam, Çilekeş anam...
Sevinç gözyaşlarıyla doğurdun beni. Gurur gözyaşlarıyla gönderdin vatan savunmasına. Asker yolu bekledin takvimlere çentikler atarak.
Teskere şarkıları duydukça radyolardan, televizyonlardan, bayram yerine döndü yüreğin.
Lakin bir ikindi vakti. Terhisime tam yedi gün kala bir sıkıntı düştü içine. Saati geçmeden haberim geldi. Tez elden telefonla.
O günden sonra hiç ağlamadın. Hatıramı incitirsin, haini güldürürsün diye.
Anam artık sen benim gururumsun sevincimsin.
Anam.Güzel anam..
Çilekeş anam...
Artık sende bir şehit anasısın.
İsyanını gömdün içine...
ANNE
Bilirim ki acıdan, kor olmuş yanıyorsun.
Ruhumu, gönlümü feryatla yakıyorsun.
Bensiz uykulara, uykusuz yatıyorsun.
Yaşamış olmak için, öylece yaşıyorsun.
Yakılırsa yiğitlere kına yakılır.
Şehitlere ağıt yakılmaz anne..
Mezarıma gözyaşınla, sakın hiç gelme.
"Ben öleydim yavrum" deyip, her gece ölme.
Ziyaretin azap ile dönmesin zulme.
Düşman güler bu hallere, sen öyle olma.
Yakılırsa yiğitlere kına yakılır.
Şehitlere ağıt yakılmaz anne..
Senin hala yeni doğmuş, kuzun olsam da.
Kış ile geçen ömründe, yazın olsam da.
Şu zalim feleğe, en son sözün olsam da.
Gönül teli kopmuş, sazın olsam da.
Yakılırsa yiğitlere, kına yakılır.
Şehitlere ağıt, yakılmaz anne..
Cesur insanlar çok az yaşar ama korkakların sonunu görüp insan olduklarından hiç bir zaman utanmazlar...
Bir su gibiydin yavrum. Daha bahar güneşi düşmemişti gözlerine. O kara kaşlarına aklar uğramamıştı. Kirpiklerine ölümün telaşı uğramamıştı henüz.
Bir körpe fidandın yavrum. En ufak acıda gözlerinde iki damla yaş belirirdi. Gül yaprağına konmuş çiğ taneleri kadar masum.
Ben seni böyle gönderdim vatan savunmasına. Bıyıkların derler ya yeni terlemişti. Yüzün nar pembeliğinde, tenin yürek tazeliğindeydi.
Ah! O kara kurşun! O döne döne, burgu burgu gelen kara kader. Nasıl değildi o nazenin tenine. Nasıl oydu gencecik bedenini bin bir acıyla. Ve nasıl yaktı seni henüz Ah bile dememişken. Benim kara bağrımı yaktığı gibi.
Anlatamam. Anlatamazsın..
Kilit vurduk dilimize oğul!
Kelepçe taktık yüreğimize yavrum.
Sevdamız Vatan!
Canlar ne kelime...
BİR VUSLATTIR ŞAHADET
Can verende alanda o ulu hüda
Dökülmez dudağımdan ne ah ne nida
O sımsıcak göğsüne etmeden veda
Bir bahar akşamı ölürüm anne
Ben sana gelmeden o bana geldi
O benim kurşunumdu göğsümü deldi
Şehit olmak inanki nasıl güzeldi
Bir vuslattır şahadet bilirim anne
İyilik melekleri indiler gökten
Kaldırdılar tenimi var edip yoktan
Sabretmek anadan müsaade haktan
Bir bağ bozumunda gelirim anne
Artık öksüz kalacak salkım söğütler
Fısıldayacak sana gizli öğütler
Yakma diyecek sakın kanlı ağıtlar
Bir hazanın rüzgârı olurum anne
Gülmedi diyeceksin "Kınalı kuzum"
"Öpüp koklayamadım ne kara yazım"
Şu fani dünyada sanaydı nazım"
Bir cennet bahçesinde gülerim anne
Niye benim oğlum diye deşme yaramı
Şehide yakışmaz ah’ın haramı
Ödeyemem dünyaya gönül kiramı
Bir dağ yamacında kalırım anne
Oysa vurgundum ben Ala Dağlara
Sarı güzün düşmediği yeşil bağlara
Sakın kızma gerideki kalan sağlara
Bir kardelen çiçek gibi solarım anne
Her şeyini kaybedebilirsin ama cesaretini asla; çünkü o zaman fiyatın korkakların satın alabileceği kadar ucuzlar.
İsmet ZerenKayıt Tarihi : 27.7.2013 16:55:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!