1991'de Kahramanmaraş'ta dünyaya geldi. İlköğrenimini ve orta okulunu Albayrak İlköğretim Okulunda tamamladı. Lise öğrenimini Fatih Lisesi'nde gördü. 2009 yılında başladığı Gazi Üniversitesi Tarih Öğretmenliğinden 2013 yılında mezun oldu. 2019 yılında Gazi Üniversitesi Tarih Bölümü Ortaçağ Bilimdalında yükseklisansını tamamladı. Şuan Ankara Üniversitesi DTCF Tarih Bölümünde doktora eğitimine devam etmektedir. Edebiyata olan ilgisi lise yıllarından itibaren başlamıştır. Acemi düzeyde başladığı şiir hayatına halen kendi dünyasını anlatır şekilde ...
Bayrağım! Sen şanlı hilâlini arşa kadar yükselt diye cennetin güneşleri battı yine
Ezanım! Sen sabalı makamını fecre kadar duyur diye hakkın sesleri sustu yine
Vatanım! Sen vakarlı tarihini kıyamete kadar anlat diye anaların fidanları kırıldı yine
Namusum! Sen iffetli mabedini namahreme kadar koru diye şehadetin şerbetleri içildi yine...
Ervah-ı zişanın öbek öbek toplandığı mahşerdir Çanakkale
Cihan-ı hilalin bayrak bayrak yükseldiği arştır bu kanlı kale
Düvel-i küffarın sicim sicim gömüldüğü makberdir Çanakkale
Destan-ı ziyanın hüzme hüzme yayıldığı süreyyadır bu şanlı mücadele
Nihan-ı sevdanın ilmek ilmek nakşedildiği vatandır Çanakkale. ..
Hayallerimin de gücü kalmadı artık her gün çıkmaz sokaklarda kurgulanmaktan
Fallarımın da inancı kalmadı artık her gün çıkmaz telvelerde görünmekten
Rüyalarımın da hükmü kalmadı artık her gün çıkmaz hayra yorulmalardan
Şiirlerimin de ruhu kalmadı artık her gün çıkmaz dizelerde avazlanmaktan...
Dile kolay ömre bedel yaşanmışlıklarım var benim
Ondandır bozkır uğultusunda hiddetlenmelerim
Sefaya hazır cefaya denk ümitlerim var benim
Ondandır sabah kokusunda tebessümlerim
Söze gümüş sükûta altın çığlıklarım var benim
Ondandır çalı hışırtısında serzenişlerim
Doruklara sevdamı yazdım,
Oralardaki gelinciklerden kokunu sürdüm,
İsmini aşk kâtibi bülbüllere okuttum,
Hüsranlarla boğuşurken ruhum,
Senin serinliğinin altında duruldum,
Kalbimin en derin sinelerinden,
Anne, hainler kustu yine içindeki kinlerini nefretlerini
Ama sen sakın üzülmeyesin bu toprak asla unutmaz yiğitlerini
Çanakkale'de analar kınalayıp gönderirdi onbeşlilerini
Bak ben de katıldım ervah-ı ebede gördüm sevinçlerini
Biliyor musun anne insan burada unutuyor sırtına saplanan kalleşlerin mermilerini
Bak kapandı yaralarımın hepsi hatırlamıyorum bile beni nasıl şehit ettiklerini
Gel duası git bedduası okunmuş ömrün iflahı var mıdır?
Sırat sırası hak mısrası yazılmış günahın felahı var mıdır?
Tan ağartısı gün karartısı görülmüş hüznün refahı var mıdır?
Doğ nidası öl selası verilmiş bedenin salahı var mıdır?
Çile ustası dert babası olmuş Hebai'nin ferahı var mıdır?
Hayat hep sona doğru kısalan bir mesafede
Hep ders al ister bir mektepte ister bir kıraathanede
Düşürme dilinden asla şükrü de tevekkülü de
Ne de olsa hesaplar görülecektir amma zaman-ı ahirde amma huzur-u mahşerde...
Yüzyıllardır bolluğun ve bereketin simgesidir bu topraklarda adın
Bazen bir ana bir bacı bir eştir lügatlerdeki anlamın
Aydınlığın, sanki yeryüzüne yansımasıdır yedi kandilli süreyyanın
Her cefanın önder bir neferi her sefanın vazgeçilmez bir mimarıdır kadın..
Bu devri devranda neşe ile gamla ömürdür sürdürdüğün
İster kahredip ağla dövün istersen de zil takıp oyna her gün kur düğün
Ne bilirsin bu mevsim bu gökyüzü bu akşam belki de sondur gördüğün
Sakın telaşa düşüp hesaba dökme tutuşturduğun geçenlerini ne de olsa mahşer de bir gün...
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!