Burjuvanın Tanrıları Şiiri - Önder Karaçay

Önder Karaçay
1808

ŞİİR


81

TAKİPÇİ

Burjuvanın Tanrıları

Soruyu en sonunda soracağımızı bilmiyordu
İştahla anlatıyordu tanrılarını

Liberal ideolog tanrılarının dersini verecek
Önce bizim o tanrılara inanmamızı
Ve müşterilerimizin inanmalarına aracı olmamızı isteyecekti

Yanlış bir seçim yaptıklarının farkında değillerdi

Geleceğin lideri olarak gördükleri için
Bu dersi almam istemişlerdi

“Tanrılar Okulu” adlı kitabın yazarı
D'anna verecekti dersi
Bizim ders almaya değil
Ders vermeye geldiğimizi bilmiyordu

Kendisini; pragmatik bir eylem filozofu
Bilim adamı, girişimci, eğitmen, iş adamı
Ekonomist, sosyolog, yazar olduğunu tanıtınca
Liberal bir düşünce dersi olduğunu çakmıştım

Prof. D’anna yüzden fazla konferans vermişti
Ekonomi ve sosyoloji üzerine çalışmaları vardı
Bireyin özgürlüğü üzerineydi dersin konusu
Devrim niteliğinde sunuluyordu
Tanrılarına hizmeti
Kendileri ve tanrıları adına
Bizi bizim sömürmemiz gerektiğini anlatıyordu

Oysa yüce yaratan
Hepimizi özgür yaratmamıştı
Soruları dersi anlattıkça bizde çoğaltıyordu

Cenneti portatif görüyordu
Portatif Cennet adlı
Girişim psikolojisi manifestosunda
“Tanrılar Okulu” adlı eseri de
Ayrı bir manifestoydu
Bireyde psikolojik devrim amaçlıydı

Kime hizmet edeceği
Çoğu tarafından anlaşılmıyor
Sonradan hayatımızda tanrı olacak olan
Ürünlerin habercisi olmaya gelmişti

Banka, kredi, kredi kartı,
Tüketim, marka, teknoloji,
Borç, alış veriş merkezleri
Ayrı ayrı her biri birer tanrıydı

İnsanlığın zihinsel paradigmalarını
Yıkmak istiyordu
İnsanlık dışı paradigmaları değil
İnsanlığın diyordu

Hedefe kimi ve niçin koyduğunu
Dinleyen kaç kişi anlıyordu?
Hala çok merak ettiğim gibi
Anlamayanın çok olduğunu
Bugün ülkemizin bireysel özgürlük adına
Yerle bir edilen insanlığın halini görünce
Daha iyi anlıyordum

Kapital ekonomiye etik
Emeğin özgürleşerek sömürülmesine
Fikir diyordu

Sözü finansal güce aşkla tapın
Demeye getiriyordu
Tanrılardan ve okulundan
Haberi olmayanlar şaşırıyordu

Böyle bir zihniyetin şemsiyesi altında hepinizi
Uyum altına alarak yeni liderler dersini bitirdik
Sorusu olan var mı dediğinde?

Sizin kaç tanrınız var sorusuyla karşılaşınca
Anlamadığını söylüyordu
Biat etmeyen soru belli ki rahatsız etmişti

İşte o dayatmaya karşı
Bu şiirde bir manifestoydu,
Hem de insanlığın yıkılmayan beşiği Anadolu’dan bir sesti

Şimdi sıra bu dersi bize vermeye kalkan
Aracı zihniyetin almasına gelmişti

Önder Karaçay

Önder Karaçay
Kayıt Tarihi : 10.3.2016 11:13:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Hikayesi:


*Liberal düşünceyi yayma zihniyetine karşı cevap olarak yazılmış manifesto şiiridir. 24 Mayıs 2007 tarihinde bu ders verilmiştir. Cevabı bugüne denk gelmek zorunda kalmıştır. 12 Eylül 2012 tarihinde bu biat talebine uyum sağlamayan bankacılığın Türk Milli takımının Messi’si diye anılan beni sabah hesabına prim yatırarak başarılı görüp, aynı günün akşamı başarısızım diye işten çıkararak kendine göre ders verdiğini zannediyordu. Şimdi ders zamanı kime geldi? Üretim bankacılığı başlattık diye yalvarmaya başladıysa siz paçaların nasıl tutuştuğunu düşünün. Çünkü bu put zihniyeti mahşer tufanı gecesi emperyalizmin amiral gemisi kapitalizm adına Sabancı Holdingin amiral gemisi diye adlandırdığı için, gemicikleri ile kol olan zihniyetle birlikte ilahi tecelli ağında canlı öldürerek çağı değiştiren devrimi putu yıkarak başlattık. 2009 yılında Türk Milletine Servi hatırlatan Chathaume House Thing tank kuruluşuna üye olan Suzan Sabancı Dinçer, aynı zamanda Ali Koç ile birlikte Amerika adına faaliyetlerini Endeavor’u ülkemize getirerek dünya tröst mafyasıyla işbirliği yapmıştır. Ayrıca 2007 yılından bu yana dünya sermaye mafyası olan ve toplantılarını Bildenberg denen yerde gizli yapan bu mafyanın ülkemizdeki faaliyetlerini Mustafa Koç yönetmekteydi Suzan Sabancı Dinçer bu toplantılara ya kendisi ya da kendisini temsilen birisini gönderiyordu. 2010-2012 yılları arasında bir bölge müdürü şubelerin her sattığı ürünü çan sesleriyle ÇANI ÇALIYORUZ diye Müslüman mahallesinde salyangoz satıyor kutlama yapıyordu. 2007 yılında Akbank içinde benimde olduğum bir kaç kişiyi geleceğin liderleri olarak Tanrılar Okulunda eğitime alıyordu…Eğitimin kısa konusu kredi kartı bir tanrıdır, banka bir tanrıdır, borç bir tanrıdır, tüketim bir tanrıdır, teknoloji bir tanrıdır…Önce bu tanrılara bizim tapmamız gerektiğini sonrada mudilerin tapmaları için bankaya ve ürünlerine bağımlı yapmamız gerektiğini öğretiyorlardı… Bugün şubelerini kapatarak bankacı arkadaşlarımızı sebepsiz işten çıkaran bu bankanın amacı reklamlarından da anlaşılacağı üzere mudileri memur gibi kullanmak, teknoloji ile maliyetsiz çok parayı mudileri bağımlı hale getirerek sürekli kredi kartı ve bireysel kredi gibi kanunla korunan tefecilik ürünleriyle sömürmektir. Mobilin bankası demek teknoloji tanrısına hem tapacaksınız hemde kendi bağımlı halinizle sürekli kendinizi kendi isteğinizle sömüreceğiz demektir. Mobilin bankası demek kanunla korunan karşılıksız para basma ve haksız alacaklı olma hakkını veren kredi kartı ve kanunla korunan bireysel kredi tefeciliği ile sermayelerine sermaye katarak işbirlikçi dünya sermaye tröstlerini zenginleştirmek adına finans karakolu görevini borsa aracılığıyla komisyonculuk yaparak zenginleşmektir. Sermaye haddini aşmış vatanımızı ve milletimizi tehdit eden dünya mafyalarıyla işbirliği yapar hale gelmiş bunu da aleni yapmaktan çekinmemiştir.

Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Önder Karaçay