Kimsesizliğin tam ortasında,
mahremiyetimin en masum zemini...
Uzandım,
Döndüm sonra,
Kafamda milyon düşünce cümbüşü
Nedenlerin cevapsız-lığa boğulan çaresizliği...
Sayın ki yokum
Say ki yoksun...
Hiç doğmamış gibi
Yaşamamış sayın beni!
Doğmadım mesela
Çamurla oynamadım,
Sesim daha bir yanık,
Ağlamaklı türkülerde...
Sonra dalgın!
Koyu bir sessizliğe yakışır gibi...
Ben gecenin eteğine tutu(n) p
O türküden o türküye geçiyorum
Med-cezir'le hemhal ruh-i viranım
Lahza'idir saadetim efkarım
Halim hal değil azizim cananım
Halim infialdir yahut infılak
Ne ev û bark isterim ne de barım
Kapı aralığından bakıyorum, dışarda yastık savaşı...
Beyaz pamuk şekeri mi yoksa
Pamuk tarlasını alabora eden bir fırtına!
Bembeyaz göğün ellerinden,
Minik bir kuş kaydı
Üşümüş belli ki.
Bir hayatın baştan başa yenilenmesiydi,
duvarla arasında ki mesafesiz uçurum!
Yaklaştıkça, nabız atışlarımın soluksuz koştuğu resmin...
Bir hayatı yeniden yaşama tuvaliydi bu...
Ah! korkusuzluğumun dili!
Gülüşüm...
Dedi ki adam, kapsüllenin yaşamla!
Dedim;
koruyucu tabaka ben miyim yoksa yaşam mı?
Dedi;
bir bütünen ele al.
Fakat ilaç mı ben, barut mu?
Med-cezir'le hemhal ruh-i viranım
Lahza'idir saadetim efkarım
Halim hal değil azizim cananım
Halim infialdir yahut infılak
Ne ev û bark isterim ne de barım
Zamanın birinde bir düş kurdu.
Düşü gidişine,gidişi dönüşüne...
Gitti-Geldi...
hep aynı yerde kaldı...
Durağan düşler kurdu kimi zaman...
O gitti-Yar yarıp gitti.
Her yolculuğum, biraz daha kendimin yansıması...
Aynada ki gölgem kadar asiydi bana.
Gitsem, belki biraz daha yakın kendime
Kalsam, kayboluverecekmiş-im gibi...
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!