Aidiyet 26 Şiiri - Yorumlar

Bayram Kaya
2924

ŞİİR


13

TAKİPÇİ

26] ‘Daha yer ve gök birbirinden ayrılmamışken; Ne demet edilmişti ot; Ne de düzenlenmişti kamışlar’ söylemli dönemdeki, sosyal birliklerin tarihi henüz değiştirecek denli birbiri ile girişmeli tanımlıkların olmadığı dönem içinden, yan yana gelen, ayırt edici düzen eşilmenin ve geleceğin panteonca var oluştu aşmasının ve tek Tanrı dönemine gidilecekti. Ve ulus devletler aşmasına gidişteki olgular içinde de, tanrılara dek algı ve sıfatların birleşici ligi ile devletin egemenliği aynı kılınıyordu. Devlete dek sosyal, toplumsal oluşmalı düğüm başları böyle oluşacaktı.

Bu ayırt edicilik içinde her bir toteme sunu yapılan kurbanların, sunu şeklide çok farklı idi. Kimi aitlik sunuyu ateşte yakıyordu. Kimi, suda boğuyordu. Kimi kesiyor çiğ yiyor, kimi pişirip yiyordu. Kimi de sunuyu haşlayıp sunuyordu. Kimi kurbanın boynunu kırıyordu vs. vs. Birbirleri ile uyuşmaz şekilde kurban sunumları yan yana olacakla vardı. Daha tanrıların yaratması yoktu. Sadece düzenleme vardı.

İşte ittifakı birliğin, bu ayrı gelenekleri de, süreçle; ittifakı birlik içinde; ‘birleşik edimce kuramlara dek uygulayımın’ düzenlemeleri olacaklarla; aşılmaları gerekecekti. Bu gibi yansımaların süreçler boyunca tek tek atılan adımları vardı. Bu adımların yansıyıp uygulanması; uygulanmaların süreçler boyunca biriken görünümü vardı. Bu düzenlemeler, bu alanlarda uygarlaşmanın, toptan ve birden; devrimsel ve keskin dönüşümlerine, yol açacaktı. Artık düzenlemeler yerini, hızlı bir yaratılmaya bırakacaktı.

Artık insan kurbanı yerine, emek ürünü kurbanılar boy gösterecekti. Söz gelimi sunu belli bir hayvan olacakla, kurban kesilerek öldürülecek; ateşte haşlanarak (su ile) pişirilecekti. Böylece her biri ayrı ayrı ibadet şekli olan ifa edişlerin, her biri farklı aidiyet inanması olan ifaların, derlenip toparlanıp hepsi bir arada; tek bir ifa şekli olacaktı.

Tamamını Oku

Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta