TAMARANIN GÖZLERİ (AH TAMARA)..
Ah/Tamara öldüren aşkıyla ölümsüzleşen dev kadın; sanki göbek bağımızı aynı kişi kesmiş.
İkimizin de kaderi güneşin saçlarında.
Sen ellerinde kandillerle güneşin batmasını bekledin, ben doğmasını bekledim kucağımda hasretlerle...
Senin umutların güneş ayaklarını göle sarkıttığı anda biterdi, benim umutlarım gün batımına karışıp güneşin kızıl saçları arasında inzivaya çekilirdi. Hem ne fark eder ki? Her zaman, her yerde beklemek beklemekti.
Hasret bu denli sokağa taşmışken gelmediği her lahza bir kıyametti.
Kim bilir kaç kez unuttun soluğunu ciğerlerinin arasında tıpkı benim gibi?..
Ah/Tamara, söyle altın saçlı kadın söyle, sevgiliyi beklerken senin de kanın çekiliyor muydu, gül bile diken olup batıyormuydu canına aynı anda?
Ah Tamara beklemeler beklemeler
Sen badem ağaçlarının altında bekledin, ben bir teras katında.
Bir tek fark vardı aramızda; sen geleceğini biliyordun, ben gelmeyeceğinden emindim.
Yine de beklemeyi sevdim...
Ah/Tamara, kelebek kadar narin kuş kanadı kırılganlığındaki kadın; kilisenin taş duvarları bile yangınlarını söndürmeye yetmedi.
Sevgilinin diyarından, vedigor dan esen rüzgarlar hasretini dindirmedi değil mi.
Kim bilir kaç gece Meryem Ana'nın huzurunda ellerin duada sabahladın? Ve sustun sabır taşını çatlatırcasına...
Ah/Tamara, sana öldü demek içimden gelmiyor. Biliyorum yaşıyorsun bin yaşında olsan da.
Sahi Tamara, senin gözlerin ne renkti? Bu göl gözlerinden almış olmalı böyle deli bir maviyi ve hala belli değil derinliği...
Hadi Tamara, durma doldur ayaklarınla ezdiğin üzüm sularını kadehlere.
İçelim beklenilenler şerefine.
Nasıl olsa değişmiyor sevdaların rengi asırlar geçse bile.
Her el buza keserken her yürek yangın yeri oluyor kafesinde.
Ah/Tamara, sen ölü balıklar içerisinde yaşadın asırlarca, ben yaşarken öldüm her lahza.
Sen suya bıraktın kendini, ben ateşe verdim ömrümü...
Ah/Tamara, keşke unutsaydık herşeyi.
Yanımıza alıp Leyla’yı, Zin'i,Şirin’i arşınlasaydık Van'ın yollarını, dağlarını kıyılarını bir baştan bir başa...
Ne akşam ne de sabah
Gün ortasında yürüseydik aşkla. Keder gözlerini yıkayıp öyle baksaydı bize.
Artık kırgın değilim ne kadere ne güneşe, yürürdük tüm sevdalılar hatırına...
Ah/Tamara, bugün ben de senin gibiyim.
N'olur bana da bir yer aç yamacında!..
Nimet Öner....
24/02/2014 VAN
Nimet ÖnerKayıt Tarihi : 28.2.2014 11:30:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bunun için çok güzel bir örnek...
Sayın Nimet Öner'in kalemine sağlık...
TÜM YORUMLAR (23)