Tüm nevlere bir sima, sanisi etmiş taksim,
Ruha uygun veçheyi, takdir etmiş yaratan.
İnsan için takdiri; suret-i Ahseni takvim!
Yapmış arz’a halife, addetmemiş sıradan!
Saniine şükranı, görev bilen kendine,
Anlamıştır bu sırrı, ram olmuştur son dine!
Ne hasta bekler sabahı,
Ne taze ölüyü mezar.
Ne de şeytan, bir günahı,
Seni beklediğim kadar.
Geçti istemem gelmeni,
Devamını Oku
Ne taze ölüyü mezar.
Ne de şeytan, bir günahı,
Seni beklediğim kadar.
Geçti istemem gelmeni,
Aşk tabirinin ışk ve aşeka kelimesinden türetildiği doğrudur da Rukiye kardeşim, maşuğun aşığı öldürdüğü ifadesi doğru değildir. Zira burada ölen sarılan aşık değil, kendisine sarılınıp öz suyu emilen maşuktur. Yani zavallı ağaçtır. Sizin bahsini ettiğiniz felsefe ise, vahdet el-vücut felsefesinin iddiasıdır ki, ne dinen ne fıtraten ne de ilmen hiç bir değeri yoktur. Yani, tamamen bir zırvadan ve şirkten ibarettir vesselam. Fıtri ve meşru olan sevgi türü ise muhabbet-i meşrua dediğimiz kitabi ve fıtri muhabbettir.
Hayırlı çalışmalar.
Aşk sözcüğünün kökeninde neler var, nereden geliyor aşk?
Aşkın metafiziğine dair görüş serdeden Islam arifleri, aşk kelimesini sevginin en ifrat, en ileri derecesi olarak açıklarlar. "Aşk" Arapça bir kelimedir ve "aşaka" kökünden gelir. Aşaka, Türkçede "sardı" demektir ki, sarmaşık bitkisinin anlamı da buradan gelir. Yani bir nesnenin bir nesneyi sarması, sarmaşığın bir ağacı sarması, ona dolanması gibi. Aşk da aynen bunun gibidir; mâşuk aşıkını sevgisiyle iç aleminde, vücuduyla da dış alemde sarmaya başlar. Sarmaşık, sarmaya başladığı ağacın özsuyunu emmek suretiyle gelişmeye başlar. Bir süre sonra ikisi bir fizik, bir beden olmaya başlarlar. Bu yakınlaşma ve birbirini sarma, birbirini örtme neticesinde aşık artık maşûkuyla, fiziki alemde de bir vücud olmaya doğru yol alır. Aşıkın maşukunda kendini fani etmesi, yok etmesi aslında aşkın fonksiyonunun iki aynı parçayı birbirine doğru çekme kuvvetinde ortaya çıktığını gösterir. Bu durumda aşk aslında bir tür çekim kuvvetinin adı olmaktadır. İki aynı parçayı bir araya getirmede, dağınık duran parçaları bir araya getirmede en aktif ve en dinamik güç aşktır. Nihayetinde, kavuşma ile beraber (vuslat) aradaki ikilik kalkıp tek vücud -tek bir ağaç- olmaya başlamalarıyla aşık maşûkunda, seven sevgilide kendini eritir, yok eder. Yani bu yolun sonunda ölüm vardır. Bu yüzdendir ki hep aşkın sonunun ölüm (fena) olduğunu söyler ârifler. Zira aşık, mâşûkunda kendisini fani ettiği, yok ettiği anda varolmaktadır. O, yanmış küllerinden yeniden doğmaktadır.
Aşk tabirinin ışk ve aşeka kelimesinden türetildiği doğrudur da Rukiye kardeşim, maşuğun aşığı öldürdüğü ifadesi doğru değildir. Zira burada ölen sarılan aşık değil, kendisine sarılınıp öz suyu emilen maşuktur. Yani zavallı ağaçtır. Sizin bahsini ettiğiniz felsefe ise, vahdet el-vücut felsefesinin iddiasıdır ki, ne dinen ne fıtraten ne de ilmen hiç bir değeri yoktur. Yani, tamamen bir zırvadan ve şirkten ibarettir vesselam. Fıtri ve meşru olan sevgi türü ise muhabbet-i meşrua dediğimiz kitabi ve fıtri muhabbettir.
Hayırlı çalışmalar.
Kulluk büyük şereftir, yalnız hakka olursa!
İbadet-i taatle, Rabbe mahbub olursa!
O izzeti bilmeyen, düşer türlü zillete,
Sükût eder esfele, kula bir kul olursa!
Cihat Şahin
Selam Cihat Kardeşim
beğeni ile okudum.Yüreğine sağlık diyorum.İman terennüm eyledim.
Tam puan Listemde
Cihat bey bu güzel şiirinizden dolayı kutlar hayırlı ramazanlar dilerim.Allaha emanet olun.Selamün Aleyküm.
YÜREĞİNİZE KALEMİNİZE SAĞLIK TEBRİKLER
İnsan hayvanlıktan beri kılınmış Ahseni takvim denilen en güzel biçime halife-vekil (suretine suret) tayin edilmiştir. O asıl ise ben-sen vekil oluyorum-uz.
O vekil ise asıl ben oluyorum-uz. O nun sırrı ben-sen, Ben-sen'in SIRRI O.
Sırra talipsen tabii.
tebrikler şair
İnsan ahseni takvimin ta kendisidir. Yeri gelir aynı insan hayvandan da aşağı hale gelir. yeri gelir Sevgiliye halife olur. Akışının farkına varırsa habibinden yön alırsa halifeliğinde üstüne çıkar. Allah yariniz ve yardımcınız olsun.
TEBRİKLER EFENDİM.........
Saniine şükranı, görev bilen kendine,
Anlamıştır bu sırrı, ram olmuştur son dine!
Kimki edip tegafül, hakka Hamdi terk etse!
Mutlak olur o dallin, yazık eder kendine!
maşallahın var değerli abiciğim.
selam ve saygılarımı sunar, ellerinden öperim üstadım...
şiirlerin çok hoş. Allah senden razı olsun...
selam ve dua ile
nizamettin özel
Bu şiir ile ilgili 12 tane yorum bulunmakta