Ufukta ne huzur, nede vuslat var,
Ümidim, güneşin, battığı yerde.
Yol vermez karşımda, çelikten duvar.
Kimbilir, ne zaman, nasıl ve nerde,
Hangi dönemeçte, kesişir yollar.
Hazan vurdu bahçeme, tomurcuklar açarken,
Soluk renkli, dikenli, güllere düştüm leyla.
Bir kıvılcımdan bile, köşe bucak kaçarken,
Ateşlere, közlere, küllere düştüm leyla..........
Bir çınardım yıkıldım, buz dağıydım çözüldüm,
Aşk ile çağlayan, coşan ırmaklar,
Bendine sığmayan, taşan ırmaklar,
Yeşile bürünen, yapraklar LEYLA.
Ümitler yeşerten, topraklar LEYLA. Simli Resim
Giden gitsin üzülme, sonu gelmez dünyanın,
Unutmak zor olsa da, alışırsın sakin ol.
Farzet ki ortasında, uyanmışsın rüyanın,
Gölgelere takılma, geçmişine yakın ol.
Saraylarda otursan, alçak bakma evlere,
O gözler ki o gözler,
Baktığım her yerdeler.
Sanki bir masal gibi,
Neler anlatır neler....
........O gözler ki o gözler,
Kalmadı, nerdesin.....?
Bakmadığım yer,
Dökmediğim ter,
Bir ışık göster........nerdesin......?
Gözlerimde perdesin........
O kutlu müjde için, koşa koşa geldiler,
Şehadetin çarkında bilenmişti hınçları..
Yalnız, Hakk'ın yolun da, keskindi kılıçları...
O aşk ile dağları, kalkanları deldiler...
Bahşedilmiş makama ermek için geldiler,
Neden hiç söz dinlemez, neden mekansız olur
Duygular yerli yersiz, böyle zamansız olur
Aşk dediğin hep mi zor, hep mi imkansız olur...
Neden tutmaz ellerim, koşarımda durmadan
Yollarımız bir yerde kesişmez hiç tek bir an
Uyanırım birden, biter uykular,
Başlar delirmeler, başlar korkular.
Sarar her yanımı, sarmaşık gibi,
Korkular, içimde burgu burgular........
Beynimin üstünü, kaplayan duman,
sakın ha bir daha çalma kapımı,
gönülden gönüle eyleme davet..
ben buldum sonunda muhatabımı!
yalnız onda endam, onda zerafet..
ne kaşı gözü var, ne de gövdesi,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!