Bir gün gidersem uzaklara
Dönmemek üzere geri
Uzaklarda arama beni
Senin yanında
Nefes aldığın havadayım.
Mutluluk rüzgarları
Bir nehir gibi akıp geçiyor zaman
Peri masalları çocukluğumla geride kaldı
Ne güzeldi günler yalanız yapmacıksız
Bilmemek güzel şey gelen yılların dert yüklü olduğunu..
Şimdi düşünüyorum hayalmiydi rüyamıydı?
Güzelsin anladık, niçin burnun havada
Yumurta kırıp hiç yedin mi tavada?
Çıplaklık güzellik mi?
Üşümüyormusun bu havada...
Nice güzeller gördüm, güzelliği yüzünde
Bir çocuk göle düştü boğuluyordu
Herkes aman kurtaralım diyordu
Kurtarmak için çıkmadı suya atlayan
Batıp batıp çıkıyordu afacan...
Kilisenin papazı birden suya atladı
Hayatta gaye etmedim malı mülkü,
Bırakıp gideceğiz her şey kalacak çünkü
Esefle gördüm doymak bilmeyenler var,
İnsandır değerli olan, aç gözlülük niçin bu kadar.
Hiç bir zaman değer vermedim paraya pula,
Coşkun sel gibi çağlardım duruldum
Fırtına gibi eserdim yoruldum
Özgürken prangaya vuruldum
Koşan ayaklarım yürümez oldu.
Dünyanın acasını tatlısını tattım
Yıl 1915...
Alev alev yanarken Çanakkale
Seni askere çağırmışlar.
Ne gidişmiş o gidişin
Mertçe erkekçe...
Düğüne gidenlerin sevinci varmış gözlerinde.
Doğruluk rehberin,
Çalışmak azmin olsun.
Mert ol,
Minnet etme kimsenin aşına,
Hatta kalsanda tek başına
Minnetle yaşamaktansa,
Suçlumuyum bilmem seni sevdimse
Tüm benliğimi sana verdimse
Sen gel demeden geldimse
Sevmenin suç olduğunu sen öğrettin bana
Havvada Ademe sevgi ile eğildi
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!