Kozasını örmeye çalışan bir Tırtıl sadece.
yüzünü ödünç alan güneş
dokunarak demler aşkı
yokluğun ki çoğaltandır seni
özlemlerin insanı büyüttüğü yerde
varlıgın buhranlara gebe.
mevsime inat
yaprak yaprak güler fesleğen
ergen kızların bayram salıncağı
ışık demeti bir yol
ilmik ilmik dokunur iki kıta arasını
göz bebeklerinde çocuk cıvıltısı
Çınaraltında
Ölümcül sessizlik
Hüzün almış yerini kekik kokulu çayın.
Meydan sudan çıkan balık
Taş duvarların dilinde içli nağme
Cemreler düştü
önce havaya, sonra suya
toprağa hayat saldı sonunda...
can kattı hazan soluyan güne
arlanıp giyindi çıplaklığını ağaç
dünyanın en yüksek noktası
Dişiliğin yaban atlarına benzer
Dik başlılık seni sen yapan haslet
Romantizmi ötelesen de aşk dolusun ağzına kadar
Elin avuçlarımda erirken terinin terime karışma arzusuyla
Yaprak yaprak nemlenir mahremin
Vadinin iki yamacında birer gözetleme kulesi
seni görünce başı dönen yıldızlar
ufukların ardına gizlenir arından
gelincik ve gülün kıskandığı
teli eriterek tezeneyi yakan
tanrı nefesi söylence
Kaşların yay gölgesi
gözlerimde mil çekme sancısı
yüzümde günün mirası dövme.
avuçlarımda
muzır okşamalarla
Şahdamarı
Zembereği boşalttı
Seyiren göz yetim.
Rüzgar ve yağmur
Kazıdı taşlardan ismini
Sen!
bütün güzelliklerin gözesi,
gözümün gördüğü her yerde
senin endamın,
sevda şakıyan kuşlarda
sesin,
Ben
İstanbul’un
İstanbul boğaz'ın sırtında.
Bir kızıllık çekip alıyor gözbebeklerimi.
Akşam
Yeni Yaşınızı içtenlikle kutluyorum..
Uğurlu gelmesini, sevdiklerinizle nicelerini yaşamanızı diliyorum..
Sevgi, selam ve muhabbetle...
"Şiire sigindim" demissiniz bir kitap tanitim yazinizda. Benim yaptigim da iste tam da budur, ve baska bir tanitim yazimda kullanmistim.
Sizi takip etmek güzelliktir Şair!
Verimi haftalar sigindiginiz limanda!
Cümleten hepimize !
Esaslı şiir olmuş vesselam! !