Tasa kaygı yara bende
Bahtıma dert kara bende
Sade bende bu kor ateş
Tutuşturan çıra bende
Beni yaksın senden uzak
Sen konuşunca
Kelebekler uçuşur
Kuşlar kanatlanır yuvalarından
Çiçeklenir taş duvarlar kara toprak ıssız çöl
Bir masal diyarı olur yeryüzü
Gelmek nasıl ki sevinç
Nasıl ki hüzün gitmek
Bahar gelmenin adı
Bilirsin güzün gitmek
Kalbimden çıkarırsam
Seni sevmek
Değil mi ki sonbaharı sevmektir.
Gözlerinde gökyüzünü yıldızları,
Ellerinde bulutları sevmektir.
Konuşunca kuşları,
Yürüyünce kırları,
Gözleri gelir aklına
Saçları elleri
Yürüyüşü gülüşü
Bilirsin ki
Uyanırsın birazdan
Yaşıyorsun bir düşü
Korkarım sağalmaz açtığın yara
Sevilen seveni çekermiş dara
Yaşarken girer ya insan mezara
Ruhumdan gölgeni çektiğin gündür
Yaşama hevesim yarım kalacak
Tanrının kullara armağanıdır
O nasıl gülüştür özün gülüyor
Cennete girmeyi dileyen görsün
Cennetin kapısı yüzün gülüyor
Gökyüzünde rahmet bulut gülüşün
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!