Taş döşeli yol...
’Sen sade mutlu ol’
Demiştin giderken,
Ben olmadım, sen var ol!
Uzaklaştıkça kısalıyor,
Dur gitme!
Bırak zaman seninle aksın…
Güneş sensiz doğmuştu,
Bugün seninle batsın!
Dur gitme!
Yüreğimin alt telinden nağmeler dökülür
Sana varmak için...
Senin otağın Kaf Dağının ardında,
Anka kuşuyla yoldaş,
Yalçın kayalara yar oldun, yardan öte!
Gözlerinde güneşi doğuramadıktan sonra,
Her sabah uyanmanın ne alemi var!
Yüzünde tebessüm açmadıktan sonra,
Çöller gülistana dönse ne yazar!
Bir sözleşme mi ki aşk, bozulsun;
Yeni bir yıla girerken
Hayallerim çöpe gider
Daha yaşayamadan eskiyen
Hayaller, dönüyor hatıraya...
Nesini kutlamalıyım bilmem
Yaşlanışımı, yanılışımı,
Yolum İstanbul’a, İzmir’e, Ankara’ya...
Sokaklarından toz yutup hava almaya!
Çıplak kaldırımlar, çıplak deniz ve kadın...
Çıplak! Üşüyor hepsi de örtüye muhtaç!
Oymalı cevizden sandık,
Eski bir radyo,
Solmuş bir resim,
Kaçıyor hevesim...
Gece yarısını geçti
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!