AH Kİ NE AH Serbest
Yağmur yüklü bir bulut olsam diyorum,
Her güne yağsam kurularla, çoraklara,
Dönüştürebilsem çölleri yeşil alanlara,
İnsanlar ev, bağ, bahçe ve tarla, sahibi olsalar da,
Hiç bir insan bu korkularıyla yaşamasa,
Kalplerinde aşk işaretiyle doğar kimileri... Yeryüzüne gönül indiremez onlar... Hayatı ve insanları anlarlar,hayata ve insanlara merhamet duyarlar,ama hayatın ve onun içindeki insanların yaşadıkları gibi yaşamazlar.
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Devamını Oku
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Ahhh! Ki ne Ahh! Bir eser bıraksam da beni dünya da ölümsüz kılsa....
Yüreğinde insanlık sevdası taşıyanlar olmasa evren de anlamsızlaşacak şiir de,diyerek saygılar sunuyorum...Kutluyorum Fahri Bey...
Ne kadar güzel dilekler..Keşke olsanız..Dünya güzelleşirdi...Anlamlı içten sevgi içeren şiirinizi kutluyorum..Yüreğinize sağlık..10p
sevgili öğretmenim,
elbette birlikte halaylar delilolar....kardeşlık ve barış şarkıları türküleri söylenmeli....kin nefret ve düşmanlığın yerini sevgi ve hoşgörü almalı....anlamlı ve değerli çalışmanızı yürekten selamlıyorum......Emeğinize yüreğinize sağlık....başarınızın devamını diliyorum.......ilhamınız sonsuz.... kaleminiz tükenmez olsun......
şiire ve şairi öğretmenime saygılarımı sunuyorum.....
Ahhh! Ki ne Ahh! Bir eser bıraksam da beni dünya da ölümsüz kılsa....
____Hepsi güzel istekler bir çoğu gerçekleşmez değil ama neden karamsarız yarın için dünden..!sebepleride var bu güzel şiirde ..Kutlarım Fahri bey bu güzel şiirinizi ve sizi..Nicelerine +10
Saygımla
İyiliğe güzelliğe aydınlığa yürüyen yürek- insanlığa seslenen yürek - kurtuluş insanda- selam olsun- kutlarım..
Turna olsam diyorum, katar-katar gökyüzünde,
Sevda mektupları taşısam, sevdalıdan sevdalıya,
Âşıklar kara sevda çeke-çeke ölmese.
Güneş olsam diyorum, soğuk kış gecelerinde,
Isıtsam üşüyen bedenleri,
Soğuktan canlılar ölmese, ----Fahri hocam yaşananlara ışık tuacak bir yürek sesi şiir kutlarım saygılar sunarım.
elen bir 'AHHH! Kİ NE AHHH! ' seslenişi olsa gerek.... Oysa her insan, imece usulü, sizin bu düşündüklerinizden bir tanesini kendine görev edinse, ne sorunlar kalır, ne bu iç çekişler... Ama ne yazık ki bütün iyi niyetli yaklaşımlara rağmen yaşamın zorlukları bunların gerçekleşmesine izin vermiyor ve çok şey niyette kalıyor....
Tertemiz bir yürekle ve içten gelerek dile getirilen bu söylemlerinizin en azından bir kısmının gerçekleşmesi dileğiyle sizi ve şiirinizi kutlarım... Sayglarımla.....
Din tüccarın eline düştü düşeli unuttuk sorgulayarak yaşamayı, insan olmak sandık kula kul olmayı...Ahh ki ne ahh...Kutlarım üstadım...
Yapabilsem yerküreyi bir cennet,
Sırat köprüsü ve cehennem korkusu kalmasa,
Dinci yobaz mollalar cennet satmasa,
Cahiller dinci bezirgânlara inanmasa, kanmasa.
Ahhh! Ki ne Ahhh! Tümden insanlar aydın olsa...
Sorgulasalar, yargılasalar düşünen beyinleri, çalışan akıllarıyla,
Maddi ve manevi çıkarlarına kandıranlara kanmasa,
Ahhh! Ki ne Ahh! Bir eser bıraksam da beni dünya da ölümsüz kılsa....
Fahri Bey,
Şiirinizi okurken ,gönlümden sizi ve kaleminizi hep onayladım.Toplumsal olarak ne kadar ihtiyacımız var, bu tip şiirilere ve yorumlara.O kadar derin anlamla ve birbirine bağlantılı anlatmışsınız ki,şiirde bütünlük öne çıkmış.Sizi ve kalaeminizi tebrik ediyorum,yüreğinize sağlık.Benden tam puan.
Bu şiir ile ilgili 11 tane yorum bulunmakta