Ah, o kokun!
Rüzgâra emanet ettiğim,
Yastığımın ucunda sakladığım,
Soluklandıkça ciğerlerime işleyen
O, vazgeçilmez kokun…
Geceler fısıldıyor adını,
Tenimde yankılanan bir ezgi gibi,
Uykusuzlukla sevişen bir düş gibi
Hep benimle, hep içimde
O, mahkum olduğum kokun…
Sensiz de varlığını hatırlatan,
Ellerime sinmiş bir günah gibi,
Hasretle yandıkça derine işleyen,
Ve her solukta
Beni sana götüren kokun…
Yıllara meydan okuyan,
Ne uzaklık tanıyan ne zaman,
Ömrüme mühürlenmiş
O, hep duyulası kokun…
Zamana direnen bir hatıra gibi,
Tenimde gezinen bir rüya gibi,
Her nefeste kanıma karışan,
Sonsuzluğa mühürlenmiş kokun…
Sensiz sabahların hüznüyle,
Gecelerime sinen firkatinle,
Görmeden görmüş gibi,
Dokunmadan hissetmiş gibi
Sana sarıldığım kokun…
Yağmura karışır belki bir gün,
Savrulur uzak iklimlere,
Ama bende hep taptaze,
Hep ilk günkü gibi kalır,
O, içimi sızlatan kokun…
Ve bir gün
Eğer solgun düşerse zaman,
Ellerim boşluğa uzanırsa,
Yine de kalbime kazınmış olacak,
Beni senden ayırmayan kokun…
İsmail Poyraz Kılıç
Kayıt Tarihi : 8.3.2025 22:37:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!