Her mevsimde yüreğimin sesi ve çarpışı aynıdır.
Ey, ateş çemberinde can veren akrep!
Dinçliği bekleme sayrılıklardan sonra.
Boşuna değildir denizini besleyen nehrin akışı,
Çocuğunu sütten kesen annenin gözyaşı
Ya da sözünü tutamayan deli aşığın yakarışı.
Boşuna değildir eylülde yaprağın sararışı! ..
tozlu bir şemsiye durur
çatı katındaki odanın
kuytu bir köşesinde
kumaşındaki eski yağmurların
hüzünlü kokusuyla
Devamını Oku
çatı katındaki odanın
kuytu bir köşesinde
kumaşındaki eski yağmurların
hüzünlü kokusuyla
Çok güzel, teşekkür ederim sayfamı ziyaretinizden dolayı.
Müsaadenizle; Güzel şiirinize yorum olarak aşağıdaki şiirimi bırakıyorum. Yüreğinize sağlık.
Bahar Var
Yaprak mı dökmüş
Yoksa soyunuyor mu
Soğuk günlere ağaçlar.
Onlarda mı haber almış
Yoksa göçüyor mu
Sıcak iklimlere kuşlar
Bilmezler mi ki
Her sonbahar son değildir.
Eylül’ ünde de doğan var
Ve eğer;
Kışa ayaza inat,
Hala ekiliyorsa tohumlar.
Ve hala;
Yüreklerde yeşeriyorsa
Güzelliklere dair umutlar.
O vakit bilinsin ki
Önümüz de bahar var.
Çok güzel, teşekkür ederim sayfamı ziyaretinizden dolayı.
KAYITSIZ MI?
Kayıtlı efendim, kayıtlı...
Milletin şuuraltında, hançerle kazılmış gibi kayıtlı.
*
Sarılıkların ve sayrılıkların hüküm sürdüğü eylüller.
Her türlü meyve ve sebzenin olgunlaştığı olgunluklar mevsimi, bolluk bereket mevsimi…
Dalından koparılacakların kopma zamanı eylüller.
Gelecek bahara hazırlık safhası, bağ bozumu, düş bozumu, göz bozumu eylüller.
Akla karanın karıştığı mevsim.
*
“Soğuk mu, sıcak mı?” kararsızlığı yaşatan eylüller.
Kalbe giden damarları tıkayan, kalbi soğuk, elleri soğuk, sıcaklığında bile üşüten eylüller…
*
Maviyi karartan, sıcak bir dost eli olup sevgiye, sevgiliye dokunamayan eylüller…
*
Şiir yazıldıktan sonra okuyucunun elinde ise o şiirin sahibi artık okuyucu sayılır. Dilediği gibi düşünür, dilediği gibi anlar ve algılar.
Kendince farklı farklı algı derinlikleri kazandırır, farklı anlamalar yükler şiire.
12 Eylül’ü yaşayanlar bilir. Üç yıl süren istibdat dönemi.
Akla karanın birbirine karıştırıldığı zor yıllar…
11 Eylül saldırısı.
Nerede ve kim olursa olsun, insanlık adına utanç verici saldırıların yaşandığı ay.
“Eylülde Gel” aşkın başka bir yüzü.
Olgunlaşmanın son demi. Eylül yapraklarına karışan zaman.
Rengi ve sona yaklaşımı itibariyle onulmaz hastalıkların ifadesi bir zaman simgesi.
Yaprakların dallarından teke tek düştüğü tükeniş mevsimi…
*
Okuyucu ne dilerse onu hissedecek, öyle anlayacak ve kendi duygularını kendi benliğinde yaşatacak.
Günün Şiiri ve şairini gönülden kutluyorum.
Sevgi ve saygı rüzgârları esenliğiniz olsun.
Hikmet Çiftçi
“GERÇEK DOSTLAR BİRLİĞİ”
Duyguyu geçiren, bilgece ve güçlü bir şiir dili.
Şairi gönülden kutluyorum...
'tersine esen rüzgârdan biliriz /
zemheriyi çağrıştıran
çarpık havadan /
biliriz /
yoktur göğün çatısı /
tavan arasında
saklı duran kırbacı /
yeniden savurur gibidir acı /
dağlanmış diliyle titreyerek
bir hayvanın /
sessizce sağalttığı gibi yarasını.../... (N.Erlaçin )
Eylül,hep hüznü çağrıştırır nedense. İnsanlar ona bu manayı yükler.
Sevmesini bilmeyen , sevgiden anlamayan kalas ne bilir eylülün
sıcaklığını.....
' eylül gelir kalmaz gider, sevimli tortuları gözlerimizde kalır..'
Gerçektem şahane bir çıkarma.. Tşk ederim emeginize, yüreğinize saglık.^^Hazan oldu yar gidişin^^ demişti şair fakat onda dokunarak gitmişti sevgiye ve sevgiliye :) umarım sizin dediğiniz gibi üşütmeden geçer .Hem geçmese ne olur ki ...Zamanı durdurmaya kimin gücü yetrki elbette gececek o hazan ...Ve yeni baharlar işte o zman yeniden yazılacak aşk şiirleri..
Dokunmasınlar “... sevgiye, sevgiliye! ..” Sadece çok sıcak geçen mevsimleri biraz da olsa serinletsin, gelecek ilkyazı da müjdelesinler. Kutluyorum değerli kalemi, selamlarımla.
Harika bir anlatım..
Beğeniyle okudum,emeğinizi kutluyorum..
Çok güzeldi yazan yüreğe selam olsun
Kaleminiz daim ola
Saygılar.
Bu şiir ile ilgili 34 tane yorum bulunmakta