Gidip dağ başına bir çadır kursaydım,
Çalıdan kapı taştan ocak çatsaydım,
Sabahları kekikten çayım yapsaydım,
Ağrımazdı dizler ağrımazdı başım,
Çam dalları yanık bir Türkü söylerdi,
Esen yeller kavalı çalar üflerdi,
Kurtlar misafir olup bana gelseydi,
Şöyle beraber yerdik akşam yemeği,
Sabahları solurdum tertemiz hava,
Kuru bulgur pilavı kömür ocakta,
Umrumda değil hepsi kebap adana,
Yayıktan çıkma tere yağı bucakta,
Bir kepeneğim olsa istemem yatak,
Közde kaynatsam bir bakır çaydanlık,
Umrumda değil doğal gazlı bir ocak,
Derin bir uyku çeksem ben uzanarak,
Alsaydım obalardan koyun yoğurdu,
Yapsaydım bol hıyarlı bir cacığı,
Kömürde pişirseydim etli nohudu,
Yanında bir bağ soğan çalıp kaşığı,
Yemeğin üstüne su içsem pınardan,
Üstüne kahve yapsam soğuk suyundan,
Bir sigara dolayıp yaksam çıradan,
Yanık bir uzun hava çalsam kavaldan,
Kuşluk vakti otursam çamın dibine,
Çağırıp el etseydim yoldan geçene,
Bol telveli kahveyi zevkle içerken,
Koyulsaydık derin koyu bir sohbete,
Karnım ağrısa çöküp ince bir ağrı,
Ardıçlardan toplasam kekre sakızı,
Fukaralık delince kalender bağrı,
Yapsaydım kalede bir antik kazıyı,
Yaylam başından eksik olmaz duman,
Bıkmışım şehrin beton yığınlarından,
Sıyrılıp soluklanmak istiyor insan,
Elvan çiçekler açmış aylardan nisan
Kayıt Tarihi : 23.8.2009 22:31:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!