Her ne hikmet ise aklıma düştü
Geçmiş günlerimi andım ağladım
Hepsi hayal oldu elimden uçtu
Giden gençliğime yandım ağladım
Bazen çalışırdım bazen avare
Kalplerinde aşk işaretiyle doğar kimileri... Yeryüzüne gönül indiremez onlar... Hayatı ve insanları anlarlar,hayata ve insanlara merhamet duyarlar,ama hayatın ve onun içindeki insanların yaşadıkları gibi yaşamazlar.
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Devamını Oku
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Üstadım!
Fevkkalede erbabına gönülden gönül dolusu selam olsun muhabbetle tam puan
Dönüp dönüp döndüm baktım maziye,
İşte hayat denen kesit hediye,
Glen gelmiş giden gitmiş neriye,
Yar! Yandım ağladım, söndüm ağladım.............Bilal Özcan
Çok güzel bir hece çalışması.Kutlarım Sayın Enver Gürkan.
Bir tek siyah kıl kalmadı saçımdan
Zaten bana söz etmeyin geçimden
Birden sazı kırmak geldi içimden
Ben kendimi deli sandım ağladım
Bu bir normal hal değildir besbelli
Derdim kırk diyorsam siz deyin elli
Oturdum kendime verdim teselli
Naçar tesellime kandım ağladım
Kutlarım dost kalemi.....başarılı bir çalışma olmuş.....yüreğine emeğine sağlık......Başarınızın devamını diliyorum....
Selam saygımla....
Ozan kardeşim hecede yürek kabarmış ve güzel bir şiir dökülmüş kaleminden.
Ağlamak yok ozanım, inadına direnmek, dik olmak lazım... Gelirin adaletsiz dağılımı maalesef haller ortada, insanlar mutsuz, insanlar darda, acıyla kıvranıyor. Kimselerin yüzü gülmüyor. Bizlere gülmeyi unutturanlara yazıklar olsun ...
Yüreğine sağlık harika şiirini de senide kutluyorum... Esen kal, Saygımla...++
Gürkaniyem daha başka ne diyem
Okuyana bir selam var hediyem
Alt üst olmuş tüm haleti ruhi-yem
Siz düşünün nasıl can’dım ağladım
Enver Gürkan
Değerli Ozanım yalnız ağlamadınız beni de ağlattınız harika eserinizle.Tam puanımla sayfamda.Sağlık dileklerim ve saygılarımla...
üstad ağlarım der ben de gülerim diyeyim dedim
Bakıp Gülerim
Ben her gece göz atarım maziye
Bazen şaşar bazen,yanıp gülerim
Her geçen gün uyarım araziye
Olumluyu benim sanıp gülerim
İlk okula başlamıştım daha dün
Oldu bitti gelip çattı bak bu gün
Elli üç yıl oldu istersen öğün
Nede çabuk geçti,anıp gülerim
Beyaz kaput bezi idi elbise
Ağrı kesiciydi çocukta bise*
Komşunun tavuğu büyük hadise
Düşünürüm,dönüp dönüp gülerim
İmeceyle çözer halk günlük işi
Yiyeceği pilav,bazen bir bişi**
Yinede mutluydu sağlıklı kişi
Bu gün ben nefsime kanıp gülerim
Ahmet Hadimi'yim,belim büküldü
Saçlarım ağardı,çoğu döküldü
Dişlerim se birer birer söküldü
Şu aynaya her gün bakıp gülerim
*bise:katran
**bişi:hamur işi,saç ekmeği
Bu memleket güzel mi güzel- zengin mi zengin- lakin adaletsiz eşitsiz dönen çark- insanımızın önünde büyük engel- köylü toprağını bolluk içinde ekip biçmezse- işçi fabrikada hakkını almazsa- küçük esnaf siftahsız dükkan kapatırsa- bir akıl almaz tekelleşme başını alıp gitmişse- insanlar mutsuz ve sıkıntı içinde olurlar elbet- şimdi aşık diyecek ki Ahmet bey yine siyaset yaptın - valla efendim durum bu- yüreğinize sağlık- karamsar ama gerçeği yansıtan dizelere selam olsun- kutlarım..
Harika bir şiir okudum. Yüreğinize kaleminize sağlık. Saygılar.
Biz düşündük, hesap ettik olmadı,
Gürkani Üstadta duygular akın akın,
Mısralara sitem ektik dolmadı,
Ey Gürkani abim, ağlama sakın!
__
Hani esasında şiire uyan, ayakla giden, manada yürüyen bir dörtlük eklenebilirdi ama; ama şairin gözyaşına ne hacet.
Ağlamasın!
Yürekten tebrik ediyorum ağabeyim. Hece şiirlerinde nadir usta kalemlerdensin. Muhabbetle kutluyor ellerinden öpüyorum.
Geçmişi anıp hüzünlenmemek mümkün mü...Çok ama çok şık bir hece şiiriydi,candan kutluyorum sayın şair,saygılarımla...
Bu şiir ile ilgili 10 tane yorum bulunmakta