Masumdur benim sevmelerim,
Gül yüzüne, gül tenine hastır,
Hatta gülden bile hassastır,
Ah! .....seni görmeyince
Nasıl da yastadır,
Sevmelerim.
Kalplerinde aşk işaretiyle doğar kimileri... Yeryüzüne gönül indiremez onlar... Hayatı ve insanları anlarlar,hayata ve insanlara merhamet duyarlar,ama hayatın ve onun içindeki insanların yaşadıkları gibi yaşamazlar.
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Devamını Oku
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Çok güzel olmuş. Yüreğine sağlık
'Sevmelerin' enfes tanımı ve müthiş bir final!
'Peki ya senin sevmelerin!
Efendim...duyamadım!
Yok yok...iyisimi sen vazgeç,
Ağır gelir sana....benim sevmelerim...'
.
Yürekten tebrikler.
Saygılarımla.
Müjdat Bilgin
vay vay vay şiir budur bu şiirdir işte kaleminize yüreğinize sağlık tebrik ederim
Yok Yok olamaz bu kadar da.... İtiraf ediyorum evet çok uzun zaman dan beri ilk kez okuyorum şiirlerinizi ama yok böyle bişey nerelere gittim nerelerden geldim harika bir şiir vallahi....yürginize kaleminize saglık. gönlünüz hep şen kalsın.....
saygı ve sevgilerimle..
Peki ya senin sevmelerin!
Efendim...duyamadım!
Yok yok...iyisimi sen vazgeç,
Ağır gelir sana....benim sevmelerim...
Harikasin Afet hanim :) tebrikler gül yüregine...tam puan+antoloji....
sevgi emek ister.sevmek evet öyle arabesk kokulu cümlelerle olmuyor.O yüzden sevmenin bedeli ağırdır her yürek taşıyamaz.sizse bunu çok güzel anlatmışsınız gönlünüze sağlık arkadaşım
' Harbidendir seviyorsam eğer,
Paketlenmiş ayrılıkları, hediye etmem..
İhanet şerbetinden bir yudum içtirmem Yüreklidir benim arzularım, kor etmez ateşi.
İhtiras köprüsünden zevküsefaya geçirtmem... '
Sahte sevmelerin sonu hüsranla sonuçlanır. Ama sahte sevmeleri taşıyan çok güzel görür yaptığı sahtekarlığı, gene de sahte sevmelerle kandırmaya çalışır kendini.
Paketlenmiş ayrıklarla sevdiğini yüzüstü bırakıp ayrılan sevgi, sevgi olamaz, kin dolu bir sevgı olurki kin ile sevgi asla birbirine yakışamaz. Oysa sevgiler temiz ve katıksız olmalıdır. Mecburi olan ve insan iradesine bağlı olmayan ayrılıklardan başka ayrılık tanıyamaz sahte olmayan sevgiler. İhtiras köprüsünü zevkusefaya dönderen veya bu köprüden geçen sevgi, sevgi olamaz katıksız sevgisi olan kimse
'Hani anlıyamazsın öyle,
Seni seviyorum...diye dökülmez,
Her daim boş cümlelerle...'
Her ağzını açtığında sevgiyi dışarı atarak anlamlaştırmaz, ayaklar seviyesine indirgeyeemez katıksız sevgiyi taşıyan kimse..
Elinize, dilinize, kaleminize sağlık, sevgilerin alasını dile getiren, kağıda döken insan..
sevmesini bilmeyenlerin, sevdiğini zannedenlerin, seviyorum diye ortada gezenlerin hikayesi olsun...
buda benim sana ayrılık hediyem olsun....harikasın sen nasıl diyosan öyle olsun :)) bu ne sevgi ahhhhh dedirten cinsten seviyosun anlaşılan tebrikler ö güzel yüreğinden sevgi hiç eksik olmasın :))))
selam şiirleriniz ve siz çok güzel ve çok olgun bir kadınsınız sizi tanımayı canı gönülden isterim ama mesaj yazmaya izin vermiyorsunuz sizi tanımak heşke mümkün olsaydı siz çok iyi arkadaşa benziyorsunuz
Masumdur benim sevmelerim,
Gül yüzüne, gül tenine hastır,
Hatta gülden bile hassastır,
Ah! .....seni görmeyince
Nasıl da yastadır,
Sevmelerim. .....bu sevgiyi ancak sizin gibi bir yürek taşırdı..harika bir şiir yüreğinize sağlık..
Bu şiir ile ilgili 44 tane yorum bulunmakta