Ağanın kapısında çeşit çeşit itleri,
Ne bir zincirleri var ne de bir kafesleri…
Yalar yağlı kemiği kanlı canlı bitleri,
Gece gündüz havlarlar kesilmez nefesleri…
Altlarında hasır yok hepsinde ipek halı,
Tasmaları som altın işlemesi pahalı,
Beş para etmez itler forslu süslü havalı,
Sivri diller bir karış püsküllüdür fesleri…
Bunlar damga vurdular kan deryası asıra,
Eksik olmaz kaymak bal el vurmazlar mısıra,
Sahibinin sesi it seçme geldi kasıra,
Mekân namlı bir mekân bu çağın Efesleri…
Emir ağa parmağı havlar durur hedefe,
Saldırır hepsi birden altın gümüş sedefe,
Ağa salya akıtır göbeği döner defe,
Masada bin bir çeşit yemeğin enfesleri…
Cantekin der; kemiğe bitmez dilin şükranı,
Çukurun da çukuru kirletirler ekranı,
Ağasını ısırdı gün dönünce akranı,
Biter elbet bu günler söner tıknefesleri…
22 OCAK 2022 ERDEMLİ / MERSİN
Kayıt Tarihi : 22.1.2022 20:15:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!