önce fakirlik ve kuraklık
yarasını derinden akıttı
yanık duvarlı kaplarda
birde kalpler yanık,bağrı yanık
bir döğme,bulgur katık altın külçe
sıcak Afrika boynuzunda
bir velinimet bekler esmer eller
..
BUGÜN NE GÜNÜ
(Ayser Bacıya cevabımdır.)
Bütün bunlar sermayenin oyunu
Şu günmüş, bu günmüş durmadan harca
İnsan tanımalı maymun soyunu
Haramiler soygun yapar kibarca.
..
Sen,içimdeki Afrika güneşi,
Volkanların sönmeyen ateşisin.
Sen,Mecnun'un,Kerem'in kaderi,
Yakup'un,Ferhat'ın çilesisin.
Sen,avuçlarımda ölen güvercinim,
Kalbime yapılmış perçinimsin.
..
Her şey planlı
Yerli yerinde
Fitiller döşenmiş
TNT derinde
Oyunda koyunlar
Çılgın sürüde
Ateşlendi fitiller
..
Bir beyaz güldü özlemim
kollarım saramadan
goncalarım mayına düştü
çocukluğum, gençliğim, yarınım
kör kuyularda niye tutsak? ...
Yaralı büyüdü bu sevdam
..
Çoğalır çoğalanlar seninle
Kıyısına vuran dalga hışmında erir
Çarpan suyuyla kaya
Ters duran varak ayna
Gömer en derine
Simetrisi tam olanı…
..
- En büyük Türk anasına -
Ben Mustafa Kemal'in annesi
Beli gümüş kemerli taze
Zübeyde
Sarı saçları, mavi gözleriyle
..
Hasretinle bir zaman yüreğimi kavurdum
Sende anılarım var mazilere savurdum
Ulaşa bağlansam da sen benim ata yurdum
Gençliğimin geçmişi dünü sendedir kangal
Biz seni çok özledik dedik dostlar nidelim
Sitemkar Bekir alim dedi haydin gidelim
..
nereye! aman' muson fırtınasına düştüm
her şey yıkıldı gözlerimin önünde
dalgalar götürdü aşkımın incisini
sevmek seni yılların sarayında
sana benden önce kimse
sevebilirmi kalbim,özüm kadar seni
suçmu! ! ! kürek cezam Sibirya olsa
..
elinin sevdiği suya hasretiz
sadece bizler yetersiz Afrika çayırlarıda
istiyor! seraplar insanoğlunu aldatsada
o sevgililer gibi! sonu her ikisi
buluşacak ya sevinçle ya kederle
kelebekler ilkbaharı renklendirsede
durağan ömür arefeleri bitsede
..
İki Ayyaş İki Ayyaş deyip deyip de Ulusum’un kurtarıcısı, kurucusu iki Atamız’ ı aşağılamaya çalışma gafil hatta hain!
O İki Ayyaş sayesindedir oturduğun yer, elin evin, çoluk çocuğun!
O İki Ayyaş olmasa olur muydu yurdun yuvan, kalır mıydı dinin tören? !
O İki Ayyaş’ ın ayaklarından aşağıya çekme, çekemezsin!
O İki Ayyaş’ ın başına basma eğdiremezsin!
O İki Ayyaş ki demir atmış halkının bağrına, söküp atamazsın!
Siz İki Ayyaş dedikçe küçülmez Onlar, tersine büyürler gözünde halkın; çünkü her şeyleri açık yok gizlileri halkının gözünde;
..
HAYALLERDEN GERÇEĞE AZMİMİN ZAFERİ 15 - Bölüm
Saygıdeğer gönül dostlarım. Talihsizlik serüvenlerimin olduğu gibi, şansımın yaver gittiği günlerde oldu. İnşallah ömrüm varsa benimde hayatım romandır diyerek artı, eksi tüm anılarımı gönül dostlarımla, okuyan,dinleyen hayranlarımla paylaşmaya çalışacağım. Gerçek hayat hikayemin başında belirttiğim gibi, topluma hizmet için adanmış şahsiyetlerin başından geçenler ibret vericidir.
TRT den ben müjdeli haberi aldıktan sonra sekretere: Müdürüm geldi mi diye sordum. Oda bana buyurun sizi bekliyor dedi. Sayın Haluk Kılçık beye şiir şölenlerin canlı yayınlanması istiyoruz deyince. Teklifime sıcak baktı ama şöyle dedi. Canlı yayın yapabilmemiz için en az otuz beş personel görev yapacak onları ağırlamak sizin için külfetli olur böyle bir imkanınız var mı dedi.
Bende düşündüm: Derneğimizin henüz böyle bir imkana sahip değil dedim.
..
Kimin niyeti neydi, etken neydi? Saldırganlığa engel örmek nedendi?
Hangi ilişki hangi ülkelerde ve asırlardır demokrasi içi de günceldi?
Afrika, Balkanlar, Ortadoğu bu hep aynı projeler geleneği değil mi?
Artık suç ne, kim günahsız öldü, ödenen ne, ne istendi, niye gelişti?
Suç suçu tetikleyecek, bu tezgah savaş molasına hesaplı bir çileydi…
Bu sorgulama kaç asır sürer, kim ödeyen oluyor, vatan bedel mi?
..
uzak ülkelere mi yolculuk
bir han olmadan
savaşcıların geçtiği bu yolda
bir çadırda konaklarım
tüm haşerelere rest çekerek
beni götürecek fikrin esiriyim
yanımda Singapurdan sevdiğim
..
İnsanlık var olup sürene kadar
bütün çocukları sevin büyükler
yaşı onbeşine erene kadar
bütün çocukları sevin büyükler
İsmine rengine ülke ırkına
yırtık papucuna samur kürküne
..
Zaman yıldızların zirveye ulaştığı bir zaman
Yine gece, yine hicran, yine matem...
Ve önümde bir harf bile yazılmamış
Afrika kadar çorak bir sayfa
Hava da yağmur havası değil
Hani ellerin, hani dudakların, hani gözlerin...
Biliyorum gözlerime dokunsan yağmur yağacak
..
Fertik fetret fıkırtılarda tehdit dozajıydı
Yine mi ayrışıyoruz sorusu ağlatır ahlakı…
Ülkeyi 60-70 bölükle bu hayal sapıklığı
Boğazlamaya iştah oynunun da gönüllüleri…
Hiçbir ülke, diğer ülkeye ne maddi, ne manevi müdahale edemez. Sadece, gel müdahale et denilirse ve bu müdahaleyi karşılayacak bir kadro varsa, elbette seve seve yapılır. Bedava değildir bu hizmet. Kredinin fırsatçılık çarkı veya krediye muhtaçlık döner durur böyle de… Alış-veriş merkezlerinin yükselişi bu andır. Esirlikten kurtuluş olanaksızlığı rahat kurulur geleceğe. Ortak çıkarlar kadroları her ülkede zarar da verebilir bu çapta, zararlı da çıkabilir kadroları... böylesine bir dönemdir yine bu başlamış olan.
..
Geçtiği Yollarda Ne Ağaçlarda Çiçeklerde Renklerin Berraklığı Ve Parlaklığı Vardı Ne Toprağın Canlılığı Sanki Bir Yangından Çıkmıştılar Bulutlar Parlak Beyaz Değildi. Nehirler Hüzün Çağlarcasına Akıyor Boz Puslu Bir Renk Dağların Üzerinde Dolaşıyordu. Yaşlı Adam Uzun Yolun Yolcusu Olduğundan Üzerindeki Giysileri Kirlenmiş Hırpani, Epey Yorgun Ve Bitkin Görünüyordu. Gözlerindeki Umut Işığı Güneşin Sönmeyen Işığını Taşırcasına Bakıyor, Kükremeye Hazır Volkanik Bir Dağ Gibi Durmaya Çalışıyordu.
Genç Diri Delikanlı Edasıyla Tok Bir Sesle Kahvehanedekilere Anlatacaklarım Var Gelin Dinleyin Diyerek Seslenir. Sözünün Dinlenip Saygı Görüp Sevilen Biri Olması Onun Bilge Kişiliğinin Yanında Çevresine Karşı Daima Duyarlılığından, Yapıcı, Mert, Adı Gibi Acar Kişiliğinden Kaynaklanmaktaydı. Bu Nedenle Her Seslenişi Bir Çağrı Gibi Kabul Gördüğünden Kahvedekiler Çevresine Bir Çember Oluşturarak Toplanır.
Zaman Sarkacından Akıp Gelen Kara Günlerin İnadına Saçları Zamanın Yengisinde Erkenden Aklaşan Mağara Oyuklarından Sızmaya Çalışan Işıkla Başlar Anlatmaya:
Bakıyorum Güneşin Battığı Yerden Güneşin Doğduğu Yere/ Ey Kendine Adaletinle Efendi Düzeni, Ne Kadar Kesersen Kes Aşağıdan Sakal Yukarıdan Bıyık Yinede Çıkar Ve Uzar/ Toprağı Ne Kadar Nadasa Alırsan Al Ayrık Otları Arsızdır, Var Olanı Yok Etmek Yok, Saymak Kolay Mıdır? Bilirim; Derdin Zaman Kazanmak Ömrünü Uzatmaktır. “Adı Piç Konulan Kürt”(1) Tarihin Çöplüğüdür Senin Bu Tanımın/ Onlar Yüz Yıllardır Güneşin Doğduğu Yerde Yaşarken Yok, Edilemez “Örgütlü İşçiler Yenilmez” Bir Halktı (2) Sen Ki; Aydınlığa Karanlık Gölge Düşüren Üzerlerine Gelip Egemenlik Kurandın/Bilinmesin Duyulmasın İstediğinden Onları Göçertir Yok Sayardın/Biz İse; Habersizdik Gün Sancılarında Güneşin Doğduğu Yerde Olup Bitenden/İşlesin Diye Düzenin Çarkları Günün Uyanan İlk Işığıyla Başlarken Emeğin Yürüyüşü
Her Gün Güneşi İlk Önce Kürt Kardeşlerim Görürdü./Aydınlık, Huzurlu Özgür Ve Mutlu Geçer Miydi? Günü/Açıp Bakmadıysan Tarihin Gerçekliğine Bir Bizden Habersiz Kim Duyar Kim Bilirdi Bu Yüz Yılın Acı Sağanağında Ki Ağıtını. Kökleri Toprağın Bağrında, Ağıtı Yüzyılların Şavkında, Duyulmazdı Yılların Acıları, Kaldıkça Sağır Kulaklar Curcunada./ Onca Sürgün Onca Kıyım Onca Ölüm Kâr Eyledi Mi? Sürgündü Sürülen Toprak Değildi Kürt Kadının Rahminde Sürgün Verdi, Yok Olmamak İçin Doğurdu İnadına Bire On Bereketli Toprak Ana Gibi/ Gölgeler Gölgeleri Kovalarken Yaşama Örülüp Düşen Karaltı, Baktığını Görmezden Gelen
Gözleri Bağlı Şaşalı Şakırtı/İnkârcıların Yalan Kalesinde Bir Tarih Bir Halk Bir Yaşamdı, Kan Ve Barut Kokuları İçinde, Yok Edilmek İstenen İnsanlıktı /Şimdi Doğudan Acılarından Bir Halk Var Ayağa Kalkan/Anlamak Diye Bir Derdin Varsa Anlarsın Diyerek Sözünü Tamamlar.
Herkes Suskun Ve Düşünceli Bir Haldeyken Çaylar Gelir, Tüm Yaşanan Acılara -Sıkıntılara Karşı Gün Gülüşlü Çocuk Yüzünü Yüzlerinde Eksik Etmeden, İçten Sevecenlikle Kardeşlik Duyguları İçinde Çaylarını Yudumlarlar. Arada Sorularla Sohbet Derin Bir Koyuluğa Tarihten Güncel Konuların Tartışmasına Kadar Gelişir, Bu Sıcak Bilgi Akışı Ve Paylaşımı Herkesi Biraz Daha Farklı Kılarak Sürer. Güneş Günün Son Işıklarını Dağların Zirvesinden Çekerken Hava Kararmak Üzeredir Yaşlı Adam Yoluna Devam Etmesi Gerektiğini Belirterek İzin İsteyip Oradan Dost Sıcaklığının Tüm Sevecenliğiyle Ayrılır.
..
Ne Afrika ne Asya’da
Görmedim dünyada
Senin gibi bir kent
Senin gibi bir yer
Yoksa cennetten
Bir köşe misin sen
Gözüm açık bir rüyada
..
Her objektife gülme, zor biliyorum,
Afrika balkonuna kuzeyden geliyorum.
Açık sırtında lâcivert körfez dalgalı,
Dişlerinde kamaşıyor babanın gidişleri.
Benim aklımda yalnız
Makinadan çıkar çıkmaz kuruyan bir deniz.
..