Yediden yetmişe
Yaşıyoruz ama nasıl?
Hepimizin bir sorunu var
Oysa sorunsuz bir hayat düşlemiştik.
Kimimizin umutları vardı
Sınırsız düşleri...
Prangalandık
..
Edirne den Kars’a her yer vatanım
Türkmen’i Avşar’ı Laz, ı Çerkez, i
Çoktur içlerinde şehit yatanım
Ali, veli, hasan, birde Mehmet’im.
……….Kur’an, vatan, bayrak, namustur ülküm
……….Ben ezelden beri Türk oğlu Türk’üm
..
MELBOURNE’A GELİNİR
GİDLMEZ MELBOURNE’DAN
Melbourne Britanyadır
işgal birlikleriyle kabuslarında kanayan
yerli toplulukların,
Kraliyet hapsaneleridir gemiler dolusu
..
çeşit çeşit palmiyenin gövdesinde gözlerin kurumuş
cansız yaprakların fıskiyesinde güneşler tutuşmuş
sarhoş etmeye görsün kokusu yanarken amber amber
suratıma tokat gibi yapışmış bir şiir, sanki makber
damlalar birikmiş göz pınarımda, akabilselerdi
..
İŞ T E D Ü N Y A - İ Ş T E İ N S A N
(YAŞAM DESTANI)
1
Adem ile Havva’dan geldik fani dünyaya.
..
Dünün yarisiydi,
bugünün sonrasi.
Bir günün soytarisiydim,
cok günün efendisi.
Agladigim dilde varsaydim kendimi
konustugum dilde yok.
Dur duraksiz bir haziran trenindeydim
..
BİR DERİ BİR KEMİK
Afrika insanına ithaf
Atmış yıldan beri, kuraklık yaşar
Çölden, fırtınadan, yılmış çocuklar.
Doktor yok, ilaç yok, elden ne gelir
..
eskiden aranirdi siirde emek
degisim sart idi hemde radikal
eger sayikliyor kurtardi demek
istemez yardimi tibbi medikal
beni oldurmedik siir bana guc verir
hararet basar bunye icerim erir
..
Dünya Liderlerine Sesleniş Hepimiz bir Anadan Babadan gelmedik mi?
Nedir bu doyumsuzluk, kan ağlıyor insanlık,
Yaratılan evrende, biz hayat bulmadık mı?
Nedir bu doyumsuzluk, kan ağlıyor insanlık...
Doymayan şu gözleri, kara toprak doyurur,
Zulüm eden zalimi, hazan yeli savurur,
..
Düş’ün toprağını avuçladım.. Çok bekleyen belkiler vardı. Belkilerden geçtim.
Eflatun bir yüreğe Eflatun olup:
“İnsanın kendini yenmesi en şanlı zaferdir.”Bu zaferin senli otağında kendime yeniden geldim.
Peygamber çiçeğinin özünde yıkandı arılığım.Hep arındım, hem bal yaptım .
Bir gölgenin çınarı gibi büyülenmiş dünyamı sana sundum.Büyük çınarların saki meclisine gittim.
Şiirle şarabı karıştırıp özünden sapan Hayyam'ın sarhoşluk meyhanesinde kendimi buldum.
-Bir ben uyanık, bir ben sana sarhoş: Hayyam’dan bir duble içtim.
..
EN UZAK YER NERESİ?
Boş yere uğraşmayın fitil işlemez ona
Tüm tabipler birleşse, dikilmez aşk yarası.
Ya vardır ya da yoktur brütlük olmaz onda
Aşk her zaman net olur, olmaz onun darası.
..
İkinci olaraktan Arabistan'ın inançsal tanrıları da çok ve bir türden değildi. Bu açıkça merkezi yapılanmanın yokluğu demekti. Açıktır ki bu, toplumsal ekonomik üretiş gelişmişlik, yapısal seviyesinin konjonktürsel olmayışıdır. Bu devlet olma süreci merkezileşme; 4 halife dönemi sonunda belirecekti. Peygamberin ölümü ile yeni birçok reformcu peygamberler ortaya çıkmıştı. Ömer hem bunlarla uğraştı hem dikkati dışa Bizans ve Sasani üzerine fethe yönelterek karışıklıkları önleme başarısı gösterdi.
Kuran'ın dışına müracaat ve konjonktürün doğru okunması, laik akıl ilkelerinin işletilmesi, Halife Abdülmelik ile olacak ve sürecekti (685-705) . Esasen İslami yapılanış kısmen bu yolu açar yapı ile biat ve danışma (divan) ilkesi ile akli yapılaşmayı özün içine almıştı. Bu dönemden itibaren Yunan, Bizans ve Sasani’lerden etkilenme başlamıştı.
Aslında böyle bir düzen değişikliliği ortaya çıkmasa da, sırf siz, acıma ve insanlık namına! Köleleri serbest kılsanız ne yapmış olursunuz? Hiç. Sadece kölelerin bu kez ve toplu olarak aç işsiz ölmelerini sağlarsınız. Düzensizliği artırmış olmaktan maada. Hoş, düzende böyle bir özgür kılışa izin vermezdi ya. Sizin köleleri serbest kılar oluşunuz, merhameten filan değil, yeni üretim ilişkisinin ve üretim gücünün zorlaması sonucu yeninin nesnel yasaları iledir.
Yeni düzen, köleci düzenin ürettiği tıkanan köle emeğine göre, verimi daha da artırmak için hem köleyi güya özgür kılıyor, hem köleye ürünü kendinin olan biraz toprak veriyordu. Bu kölenin; şimdi de, yeni adı serf olanın, efendisi için çalışması ve kalan zamanı da kendi için çalışması demekti. Az şey miydi? Üstelik de verim, üretim; köleci düzene göre, kat be kat artmıştı. Yeni düzen buydu. Artık Tarihin tekerleği Musa'nın, Davut'un çağrısına dönemezdi
..
Ne zaman ülkemi düşünsem
Buzullar çözülür kutuplarda
İşgalciler uykusuz gecelere sığınır
Çığlar kopar zirvelerin başında
Bir off çeksem isyan düşülür kayıtlara
Bir deprem fırtınası eser
Newyorkta Pariste Moskovada
..
Kapılırız boyasına, süsüne,
Baştan bir doyumsuz mayi olurlar.
Sonradan başlarlar dert türküsüne,
Zehirli bir zakkum çayı olurlar.
Başlangıçta kanaatkar görünüp,
Ağır kadın pozlarına bürünüp,
..
SENDİN
Afrika, Avrupa, tüm Arabistan
Uzun yıllar sana, olmuştu vatan
Din ırk ayırmazdı, korurdu atan
Harsınla büyüksün, koruyan sendin
Hukuka uyarak, hakda adilsin
..
Küresel ısınmaya karşı
Sera gazı projesine yanaşmaz
Bilim adamın itirazına rağmen
Uzaya ayna yerleştirmek isteyen
Süper güç yani
Süper yaramaz çocuk a.b.d
..
Aşkım!
Sen neleri aştın, bunlar nehrin önüne yığılan molozlar!
Sen ki barajlar yıktın şehirler aştın:
Elbet Deniz'e bakacak yarattığın duvar!
Aşkım!
Sen inanınca donup kalacak Afrika
..
“Köleliğin 2003 yılında yasaklandığı Orta Afrika ülkelerinden Nijer'de, çocuklar küçük yaşlarda kaçırılıp köle olarak satılmasınlar diye, yüz derileri kızgın bıçaklarla kesilerek işaretleniyor.”
Köleliğin, 2003 yılında yasaklanması,
Bir çözüm olarak elbette yetmiyor ve yetmeyecekte!
..
sonunda başladı gökyüzünden
özlemle beklenen,zengin
yine bir nisan yağmuru
günlerce penceremi yıkadı
mozaik kaldırımda duran
4x4 Kia sorent otomuzu
bahçemiz rengarenk
..
Aç ta haritaya bir bak,
Görmezsen ışıkları yak,
Küçümsemeyi de bırak,
Dünyanın kalbi Türkiye'm.
Asya, Avrupa arası,
Güney Afrika sırası,
..