Kaç bahar geçti ömrümün üzerinden, kaç kış geçti karlar erirken, güneş kaç kere çevreledi dünyanın engin maviliğini kuşlar kaç kere kanat çırptı ben zamanın iplerini yakalayamamışken, insan kaç kere ölür yaşadığı kalbin odalarında ? Insan ölürken çığlık atar da duyulmaz mı dostlar bulvarının sokaklarında? Duyulmaz arkadaş, sayamazsın bu cihanın tekerrür ettiklerini, alamazsın bir dilsizden gerçeklerin cevabını, konuşanların elindedir yalanlar atlası istesen de göremezsin hakikatlerin aslını. Ruhum hasta değildir benim doğrulara şifa ararken deli yaftası yedim. Ben yalanlara sustukça ezildim o yüzdendir ki insandan çok duygulara boyun eğendim. Fakat artık geçti, gerçekler acıdır ve inadına direndim, doğruların peşinden koşacağıma yalanların rengine serildim, gerçeklerle deliydim sahteliklerle gerçeğim, pis gülüşler altında yatan nefretin tuvaline ben de çizildim, bu saatten sonra sizi değil kendimi affettim.
çatı katındaki odanın
kuytu bir köşesinde
kumaşındaki eski yağmurların
hüzünlü kokusuyla
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta