Sabah uyanan binlerce insan;
Af diye kalkar.
Analar yavrusunu af diye sallar
Bebekler; af diye uyur, af diye aglar.
Af ki; ümittir, yasama kadar,
Binlerce pisman göz, af diye bakar.
Yüzlerce yavuklu rüyaya afi katar,
Nice kalpler af diye atar.
Af ki; isiktir, af ki nefestir af ki soluktur.
Af düslemez ise binlerce insan,
Ne ümidi kalir, ne geçer zaman
Artik af edin beyler; büyüklüktür aman.
Oturmus; boynu bükük karsima ihtiyar,
Af sözü duysa ne kadar olur bahtiyar.
Sabah gazete açilir “af”,
Demlenir çaylar içilir “af”
Radyo dinlenir;
Tutulur nefesler, durur kalpler af.
Ulucanlar Medrese-i Yusufiye - 1983
Kayıt Tarihi : 21.3.2006 07:50:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiir, 1983 yılında Ulucanlar Cezaevi'nde birebir yaşadığım mahkumların durumunu gözleyerek edindiğim izlenimler sonucu yazılımıştır.
![Necati Çavdar](https://www.antoloji.com/i/siir/2006/03/21/af-17.jpg)
Farklı bir konu.Belki sosyal bir yara. İçeri atmak kadar içeri düşmemek de çok önemli. Ama 'suç' varsa 'ceza' da mutlaka olmalı. Cezayı başkaları çekecek, suç işleyeni biz affedeceğiz gibi bir anlayışı kabullenmek zor geliyor. Sadece gerçekten adaletin yanıldığı, gerçek anlmada kader kurbanı dedikleri kişile için belki düşünülebilir.
Diline, gönlüne sağlık.
TÜM YORUMLAR (2)