Yokluğun bir fırtına kasıp kavuran,
Suretin boşlukta uçup gidiyor,
Düşlerimde her gece aynı resim,
Bütün benliğin gözümden akıp gidiyor.
Sen hani benim solmayan gülümdün?
Uzanıp tutabilsem üstünden geçip giden bulutları,
Silebilsem alnında derin çizgiler bırakmış acı yılları,
Kor olmuş sevgi dağının kaplanmışsa kül ile üzeri,
Bilki sen ne isen bende oyum bahar yüzlü...
Hasret yan yana olsan da doymadığın canadır,
Sıraladım umutlarımı dün gece,
Düşler hayaller karmakarışık,
Yıllar var ki yaşanmamış böyle akşam,
Hisler sözler birbirine dolaşık.
Hani uzatıverirsin ya elini güle,
Sen hiç aşık oldun mu?
Sevdin mi sonunu düşünmeden?
Hiç umursamadığın yüzüne,
Günlerce taramadığın saçına,
Aldırış etmediğin aynaya,
Birden ihtiyaç duydun mu?
Gelirim
Kıyamam delip geçen bakışlarına,
Yorgunluğuma gölge düşse de bekle gelirim,
Katran gecelerin yırtılan düşleri gibi,
Ansızın toprağımdan koparda gelirim.
Sen gittin ya böyle boynu bükük bırakıp,
Yetim, öksüz, çaresiz...!
Silsen gönül sayfasından?
Kağıt mendil gibi buruşturup atsan,
Tozlu sayfalarına gömsende beni tarihin,
Yaşamışım yada ölmüşüm; ne önemi var?
Kırık hayallerimi süpür de gel,
Toz pembeye boya(lı) elin değmişken,
İşte tam şuramda kal isterim,
Kıymetini bil orda bekle(miş) ken.
Sana baksın sadece gözlerim,
Canından can ayırdılar,
Etinden kemiği sıyırdılar,
Seni saatlerce bağıttılar,
Bu acıya nasıl dayandın? Anam.
Ak kanınla besledin beni,
Ektiğini biçer herkes
Namerde yakışır mı ipekten kaftan,
Kalbi taş olan ne anlar doğru laftan,
Sende geçersin elbet bir gün sırattan,
Ektiğini biçer herkes sen bundan emin ol.
Bak yine titriyor ellerim,
Dudaklarım ayaz yemiş ıhlamur gibi,
Gözlerim dalıp, dalıp gidiyor geçmişe,
Seni arıyor bakışlarım karanlığın en derininde...
Seni arıyor tutsak hasretim...
selam güzel dost. şiirlerinize ara verdiniz. umarım iyisinizdir. muhteşem şiirlerinizin devamı dileği ile. saygılarımla