Surat değil bir duvar
İçinde kıl kurdu var
Bir de komşu olacak
Selam almaz bu davar
Göl kenarı saz olur
Tencerenin kalayı
Dadaşların halayı
Şu gurbet ellerinde
Çok özledim sılayı
Göl kenarı saz olur
Ekim gider Kasım gelir
Kız evlenir hısım gelir
Sevdiceğim seninle
Yuvama tılsım gelir
Gemide kanca mısın
Gülerken bir başkadır
Benim inci dişlerim
Birr elime geçersen
Gece gündüz dişlerim
Yeme günah haltını
Hayranım yapısına
Talibim tapusuna
Rüyada bari olsa
Kul olsam kapısına
Kara okul tahtası
Yâr anlamaz maniden
Hoşaf içer aniden
Pek de ruhsuz yâr sevdim
Farkı yoktur câniden
Gülüm sana sözlerim
Tarlada yeşil yonca
Gülün dalında gonca
Sen liman ol, ben gemi
Atayım sana kanca
Nehirden yüzerek gel
Cin biber olur acı
Hani başımın tacı
Şimşir tarak mı oldun
Kel başımın ilacı
Sel oldum da çağladım
Ağaç dalına bindim
Korktum aşağı indim
Kaynanamı görünce
Hemen aşağı sindim
İki cihan bir olsa
Evlerinde sundurma
Ellerinde dondurma
Şapşal sokak kızını
Aldatıp da soldurma
Başında al fesi var
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!