Bakmıyorum parlak cama,
Görmemek için kelimi.
Tarak sürmüyorum ama,
Gezdiriyorum elimi,
Vayy! ..ne hale gelmiş başım.
Tıpkı dazlak olmuşum.
Yarım asrı geçti ki, hep çalışıp didindim.
Cenabı hak lutfetti, mal da mülk de edindim.
Bilirim ki hepsinin bekçisiyiz burada,
Göçünce ahirete ihtiyaç yok orada.
Adnan BÜYÜKSOY
Yolcu ettik yarânları
Bulabilsek o canları
Kucaklaşıp yad ederiz
Birlikte geçen anları
Sayılı gün, doldu, bitti.
Çok etkilenmişti edalı sözden
Bakışını çekmek olmadı kolay.
Kıvılcım çakmıştı iki çift gözden
Kalplerde ışıdı alevden bir ay.
Her iki kalbi de ılıttı alev.
Eskiden, verilen söz senet gibiydi.
Şimdi sözler çok nadir tutulur oldu.
Söz tutmak adamlıkla kenet gibiydi.
Artık söz söylenirken yutulur oldu.
Şimdi sözler çok nadir tutulur oldu.
Mütevazı kişidir, külfet ettirmez
Yola halı sermeyin, hasır da olur.
Sarayda yatmam lazım diye tutturmaz,
Birkaç aycık kalmaya kasır da olur.
Tanıştıkları henüz birkaç gün olmuş,
Hallerine bakanlar, sanır kırk yıllık dostlar.
Uzandıkları kuru toprağa,
Sanki
Serilmiş postlar.
Dünyada boşa gezen,
Narin çiçeği ezen,
Zoka bekleyen sazan
Avareye acırım.
Kapılan, akan sele,
Rengarenk çiçeklerden bazen taçlar takarsın
Harika tepelerden boğazlara bakarsın
Gelinlik giyinirsin senenin çok az günü
Müsade et de biraz hatırlayalım dünü
Hadis-i şerif ile övülmüş bir kumandan
Küçücükken aciz doğdum.
Görmez idim görür oldum.
Bilmez idim bilir oldum.
Değişmeler benden değil.
Dilim vardı konuşmazdı.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!