Adı çıkmış ' halime ' ye

Nevzat Kırkpınar
33

ŞİİR


7

TAKİPÇİ

Adı çıkmış ' halime ' ye

.

şarap şıp dedi dilime
halime güldü
dilimin sürçmesine

1-

geceleri fabrikada çalışırım
içime vardiya katarım
şarabın çengisiyim
kızıl akşamların ince yayı
saki olurum
sakinim
çok uzaklardan gelirim
usul usul çalarım kubbeden dolunayı
siz bakmayın halime’ nin gülmesine
mayhoş meyhanelere boşaltırım
içimdeki maşrapayı

2-

ama benim bir derdim var
dert değil
adı halime
onun derdi bin beş yüz
benimki halime
ikisini toplasam
toplayamam ki
denedim yüz kere
çarpamadım
bölemedim
kendimi de
o’nu da ikiye
iki gözümün ikisiyle baktım tenhalarına
kemgöz kovaladım
kanat taktım ayaklarıma

3-

bir gün çektim karşıma
bak kızım dedim
bak halime
iş aramaya çıkınca sabahın köründe
mahallenin bakkalına şöyle bir baktın mı
sıcak ekmeklerin arasına tereyağı gibi eriyip
eğrin eğrin yürüdün mü yolları
fırıncının küreği gözünü çıkaracakmış az daha
allım allım kızarmış yüzü
sen veresiye isteyince
kapıcıların yüzü önünde

4-

kabataş’a yük taşır babası
mapusluktan sayar bunu
her gün kaç kere inip çıkar
yüksek kaldırım yokuşunu
hayatın hakimi karar vermiş
kırmış kalemi
umarsızlıklar içinde
böyle bellemiş kaderini

tek zarar gelmesin /der/
el alemin mülküne
zeval görmesin memlekette
evlere ekmek götüren
bu yüzden kendi ipiyle sarar
ve kendi elleriyle bağlar denkleri
sonra ver elini
elleş gitsin
bekler Anadolu köyleri

5-

şimdi ben nasıl derim böyle bir adama
bu kızın gözü var dışarılarda
ver şu kızı bana
çalışıyorum işim gücüm var benim
inan
üzüm eziyorum bir fabrikada
duydum halimeyi istermiş erzincan’lı bir kasap
/ama o kasap evli, davar besler karısı, Refahiyeli /
o kasap var ya o kasap
bir bıçak bir alçak
kabarık defterlerinden daha ne haltlar çıkaracak
kuma alacakmış halime’ yi
teresin niyetine bak
dükkandı
kandı
kurbandı
öyle ya
bir kadın yeter mi istanbul’a
bir kadın daha gerek
davarların kıçını temizleyecek

6-

safinaz’ı bilmiş olmalısın
kapıcı kasım’la temizlikçi asiye’ nin kızı
kasım’da geldi senin gibi iştahlanarak
bu düzeni muazzamanın
bu düzeni palavranın ihtişamına kapılarak
rüzgar seni de kattı önüne
ne asiye’ ler
ne halime’ ler sermaye
dahli olmazsa Kasımların düzene

7-

bu şehrin kıyısında ölüm oturur
ölümü tanırsın çaresizlikten önce
kömür alırsın
bulgur alırsın
yağ alırsın ölümden
sonra ölümü beklersin günlerce

hükümsüzdür
cebinde taşımadığın kimlik
kapı numaran
seferberlik numaran
vergi numaran
sağlık karnen
soyun sopun
sülalen
beş nüfus
beş başın
hükmü yok hepsinin
hükmü yok
örgütsüz vatandaşın

8-

sevmedim hiç kimseyi halime kadar
halime’yle yatıp halime’yle kalktım meşe kuytularında
çingenesiyim şarabın
bir de halime’ nin
halime’ yi düşünerek kapattım ağzını
tüm şarapların

şarap şıp dedi dilime
halime güldü
dilimin sürçmemesine

Bitmeyen Şiirler: Satırbaşı notları'ndan - 1987

Nevzat Kırkpınar
Kayıt Tarihi : 27.5.2010 01:11:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Naime Özeren
    Naime Özeren

    Okumak büyük zevkti.Şiirdi. Kutlarım üstat...

    Cevap Yaz
  • Ramazan Efe
    Ramazan Efe

    tazecik bir öykü tadında şiir
    kokusu geliyor istanbulun
    olayların
    yüreğine sağlın şair
    okunası dizelerinde olacağım

    Cevap Yaz
  • Abdülmennan Akturk
    Abdülmennan Akturk

    örgütsüzlüğün pazarında
    erdemsizliğin erdem olduğunu
    nede güzel anlatmışsın
    yüreğine sağlık usta

    Cevap Yaz
  • Murat Çetin
    Murat Çetin

    Tek kelimeyle çok çok mükemmel bir şiir hatta günün veya ayın şiiri bence yazan kaleminiz her dem çağlasın sevgi ve muhabbetle...Tam puan

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (4)

Nevzat Kırkpınar