Adem Eyüpoğlu Şiirleri - Şair Adem Eyüpoğlu

Adem Eyüpoğlu

Bir çığlık geliyor kulaklarıma sanırım bu o,
Dokunmak istiyorum, ellerini ellerime verin.
Bu benim ilk torunum, avuçlarımı sıcak bastı.
Hiç göremiyorum ama bu duygu yüreğimi yaktı.

Siz sabah oldu diyorsunuz ama benim için her saat geceye vuruyor.

Devamını Oku
Adem Eyüpoğlu

Çimenlerin ezik hisleriyim
Üstüme basıp git sevgilim
Ben her sonbahar olduğu gibi
Yine peşinden yollarım yeşilleri
Arada bir uzan üstüme olur mu?
Yanaklarını daya yanaklarıma

Devamını Oku
Adem Eyüpoğlu

Ölmek istediğimi görmüyor musun?
Elini uzatma,
Alevsi bakışlarını uzak tut benden
Yeterince acı çekmedim mi?
Yetmedi mi canımı yaktığın?
Aşk bırak yakamı!

Devamını Oku
Adem Eyüpoğlu

Aşk, buharlaşıp terk edince beni
Dalgalarımı kıyılara zincirledim
Dudaklarım yangın yeri gibi
Tuz kuruttu içimdeki sevgiyi
Bitkin bedenim mezar sessizliğinde
Yalnızlığımda kimse uğramıyor evime

Devamını Oku
Adem Eyüpoğlu

Bir boğaz köprüsü geçer kalbimin ortasından
Ölüm cellat olmuş bakıyor her iki kapısından
Sevda balonlarımla ne zaman boğazı geçmeye kalksam
Arkamdan biri bağırır dön artık sevdam

Yağmur yağıyor her teli aşk soluyan saçlarıma

Devamını Oku
Adem Eyüpoğlu

Tozunu aldım İstanbul’un
Senden pek bir şey kalmamıştı ama
Belkilerin peşinden sürüklendim işte,
Tozunu aldım senden kalan gülümsemelerin,
Buruşmuş kalmış senden sonra hatıralar,
Rengi kaçmış bakışlarımızın

Devamını Oku
Adem Eyüpoğlu

Aslanların ağladığı şehirde
denizler gözyaşlarıyla doludur,
tuzlu, ıslak ve gri.
Kalplerimiz o kadar kuru ki,
Sahra çölü bile amazon kalır.
Melek alfabesini okuyamadığımız için

Devamını Oku
Adem Eyüpoğlu

Gittikçe sıvası daha çok dökülüyor
Boyası günden güne daha çok soluyor duygularımın.
Öksürüğü günden güne artıyor sensizliğimin
Ve artık bastonla dolaşıyor ihtiyarlamış sevdalarım.
Dün çok mutsuzdu yalnızlığım bugün tam tersi.
Sahi o kadar oldu mu?

Devamını Oku
Adem Eyüpoğlu

Öylesine, hiçbir sebep yokken seveceksin ve yarın bir daha onu göremeyecekmişsin gibi sıkı sıkı sarılacaksın. Kıyıya kavuşması anla sınırlı olan dalgalar gibi saniyelik olacak gidişlerin. Çok sıkmayacaksın mesala! Yaylalar gibi geniş düzlükler koyacaksın önüne, gidebildiği, keşfedebildiği ve koşabildiği kadar düz olacak. Bir ağacı boğan sarmaşık gibi sahiplenirsen kuruyacağını hep bileceksin. O yüzden özgür bırakacaksın sevdiğini. Sana geri dönmesi için hep bir sebep sunmalısın. Mesala güneş, ay ya da yıldız gibi ulaşması zor hedefler olmamalı. Aynı uçakta seyahat ettiğiniz biletleri sakla, gazetede biriktirdiğiniz kuponları mesala. Küçük ufacık sebepler olmalı. Pahalı restoranlar yerine gece yarısı bir dürümcüye yenen Adana dürüm gibi.

AŞK ya da SEVGİ adına artık ne dersen de. Herkes için adı farklı ama tadı hep aynı kalacak. Özgür bıraktığın sürece ve elinde tutmak için küçük nedenlerin olduğu sürece sana dönecek. Sıkmaya başladığında ise avucundan uçup giden hava gibi kaybolacak. Seveceksin ama hiç senin olmayacakmış gibi.... Belki böylesi ikiniz için de en iyisidir....

Bu eserin telif hakkı Adem Eyüpoğlu'na aittir.

Devamını Oku