İki avuç un
Yedi tane kuru fasulye
Bir baş patates
Üç kaşık pirinç
Ve kuru diş mısır dokuz tane
Bir günlük yemeğindir bunlar
bekliyorlar seni
Hayatta ben en çok babamı sevdim
Karaçalılar gibi yardan bitme bir çocuk
Çarpık bacaklarıyla -ha düştü, ha düşecek-
Nasıl koşarsa ardından bir devin
O çapkın babamı ben öyle sevdim
Devamını Oku
Karaçalılar gibi yardan bitme bir çocuk
Çarpık bacaklarıyla -ha düştü, ha düşecek-
Nasıl koşarsa ardından bir devin
O çapkın babamı ben öyle sevdim
Ne yapacaksınız
ekmeği, aşı
ayakkabıyı, kumaşı,
Ölümden sonra
gereksiniminiz kalmayacak bunlara...
KUTLUYORUM SONSUZ SAYGI VE SELAMLARIMLA KALEMİN SUSMASIN
Yaşam kavgaları yaşlı yüreğimde
onulmaz bir çıban gibi kanayan
Kapanmaz yara. Tebrikler.
Onların çocukları
güllük, güzellik içinde
bolluk ve tokluk içinde
oynak bir şarkı söyleyip
kıvrak bir dans edercesine
geçirmektedirler bütün yaşamlarını ...aradaki uçurum ne kadar derin...tebrikler
tebrikler kaleminize, yüreğiniz daim olsun
Yaşanan acı gerçeklerle yüzleştiren bir şiir
duyarlı yüreğinize sağlık hüzün duydum..
Tebrikler Zerrin TAYFUR
Şiir çok güzel ama içerk acı , hemde çok acı..
Açlık ve Ölüm
İki avuç un
Yedi tane kuru fasulye
Bir baş patates
Üç kaşık pirinç
Ve kuru diş mısır dokuz tane
Bir günlük yemeğindir bunlar
bekliyorlar seni
önündeki yemek teknesinde...
Ayağın yalın
Bir elin çolak böğründe
Ardında kurumuş mısır tarlaları
Toprağından çakıl kalmış yerinde
Yeller ile uçup gitmiş tozları.
Kara ipek tenli Afrika kızı
senin payına yaşam araçlarından
ancak bunlar düşüyor bolluk dünyasında.
Üzülme ama
kabardıkça
minnacık yüreğindeki
kocaman sızı,
Başka şeyler de var
uzaktan gönderilen yoksul çocuklara,
Yeter ki istemesini bil
ve son nefesini vermeden evvel
sıkılmış yumruklarınla
ve bilenmiş hıncınla
bağır yaşamını talan eden haydutlara.
O zaman yağacaktır başına
toprağına
yağmur yağmasa da
göklerinden dolu gibi
çelik kanatlı kuzgunlardan
üzerine atılan tonlarca bomba.
Onların çocukları
güllük, güzellik içinde
bolluk ve tokluk içinde
oynak bir şarkı söyleyip
kıvrak bir dans edercesine
geçirmektedirler bütün yaşamlarını
senin açlık ve kıtlıktan ölmen pahasına,
Yaşam kavgaları yaşlı yüreğimde
onulmaz bir çıban gibi kanayan
talan dünyasının mazlum yavruları,
Ne yapacaksınız
ekmeği, aşı
ayakkabıyı, kumaşı,
Ölümden sonra
gereksiniminiz kalmayacak bunlara... yüreğinize sağlık harikaydı okurken büyük keyif aldım...SAYGILARIMLA...Fırat Sırtlan
Kimbilir nerelerde,kaç kişi var bu durumda..Duyarlı yüreğin sesiydi dizeleriniz..Kaleminiz daim olsun..Saygılarımla..
Sayın Mehmet Sarı,
Değindiğiniz gibi acı gerçekler yürek yakıcı.
Bizler bolluk içinde yaşarken onların bir kuru ekmeğe muhtaç olması ne kadar adil?... Duyarlı yaklaşımınıza teşekkürler saygıdeğer hocam.
Bu şiir ile ilgili 43 tane yorum bulunmakta