Açılsın tüm kapılar türbelere
Belki bir gelen bin defa gelir
Yeşil çaput bağlayın erenlere
Yakın mumları belki şifa gelir
Yatırlar tutmuşlar her bir köşeyi
Ziyarette bulmuşlar hep neşeyi
Kandırmışlar, Fatma’ları, Ayşe’yi
O yüzden başlara hep cefa gelir
Böyle cahil kaldı bu benim halkım
Din sansarları da çoğaldı bakın
Benim köylüm gider hep akın, akın
Bunların sonucu yoz kafa gelir
Devlet veriyor bunlara izin
Neden gerçekleri görmüyor gözün
Kafası çalışmaz böylesi yozun
Çektiği cefalar bin sefa gelir
Söyle Yusuf hangi çağdayız bizler
Karanlıktan çıkmıyor bu arsızlar
Din adını kullanarak bilmezler
Dizilir yan yana, saf safa gelir.
Yusuf Ter 10.01.2007
Saat 19:40 İsviçre
Kayıt Tarihi : 10.1.2007 21:40:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Türbeler, çaputlar, yatırlar, İslam dini kaynaklı değildir. Bunların hepsi, eski türk dinlerinin simgeleridir. Yani şamanizmin.
Türkler müslüman olduğunda hayatlarında var olan bu kültürleri İslam dini içine katmaya çalışmış ve başarmışlardır..
Türklerin selcuklu ve osmanlı dönemlerindeki iktidarları döneminde, türbeleşme ve yatırlaştırmayı arap toplumuna da egemen kılmaya çıkınca, araplardan isyanlar yükselmiştir. Bundan din dışı diye. İsyanları Abdul Vehhap isimli bir şahıs başlattığı içinde, bu isyanlara Vehhabiler isyanı denmiştir. Vehhabiler ele geçirdikleri bölgelerdeki bütün yatırları, türbeleri yıktırmışlardır.
Cumhuriyet döneminde ise, laiklik ilkesini benimseyen devlet. diyanet işleri başkanlığı kanalıyla bütün bunların yanlış olduğunu beyan ettirse de, nedense köklü bir çözüm üretmemiştir. Özellikle tek parti döneminde, kuran kurları, tekkeler ve zaviyeler kapatılırken, her nedense, yatırlar, türbeler ortada bırakılmıştır.
Sanki, devlette, din simsarları da, şamanizden kaynaklanan dinsel bu yaşam biçimlerinin kurana aykırılığını bilerek ayakta tutmaktadırlar.
Sanıyorum, şamanizden kaynaklanan bu tapınma biçimleri, kuranın önerdiği islama aykırılığından dolayı çok işine geliyor.
Biliyorsun çıkar düşüncesi her kesimde mevcuttur. Devlette de, halk içinde de. Ve özellikle ticari kuruluşlarda da. Onun için çıkarlara göre politika üretenler asla bu tür girişimlere ses çıkarmazlar. Üstelik halkın bu tür yerlerde oyalanıp uyumasını, gerçekleri görüp anlamamasını sağladığı için işlerine gelir.
TÜM YORUMLAR (4)