Z Kuşağı ve 1980'ler Şiiri - Osman Akçay

Naylon terlik aldın mı hiç
Sen seyyar satıcıdan
Terlikleri eskitip
Mandalla değiştirdin mi
Çamaşıra mandalcıdan

Telefonun, televizyonun üstünden
Danteller fışkırdı mı evinin
Dantel örtüye benim gibi çay döküp
Annenden azar mı işittin

Tüpe örtü örtüldüğünü
Hiçbir zaman bilmedin
Belki de sen mutfakta
Hiç tüp de görmedin

Terlik, oklava, süpürge
Hele kömür maşasının
Hiç tadına baktın mı
Somya yaylarının izi
Uyurken sırtına çıktı mı

Tombik dizmeyen
Topaç çevirmeyen
Yenisi üstüne patlak top geçirmeyen sen
Hiç ilik, misket de mi oynamadın
Kazanıp da sevinçle topraktan sıyırmadın

Keşke tahtaya çivi çakıp
Parmağınla şut atsaydın
Yerlere çizgiler çizip
Seksek oynasaydın
İki kişi ip sallarken
Sen durmadan hoplasaydın

Keşke elinden horozlu şekeri
Hiç bırakmasaydın
Ama leblebi tozu yerken
Boğazına kaçırmasaydın
Çamaşır makinesinin merdanesine
Kolunu kaptırmasaydın

Peki, sen ömründe bir kez
Pikaptan arabesk dinledin mi
Pikabın iğnesini kırıp
Evden firar ettin mi
Bırak pikabı
Galiba sen kasetçalar da görmedin
Saran teyp kasetini
Kalemle de düzeltmedin

Ya parmak derinden
Çatal iğne geçirdin mi
Bahçede karıncaları
Toz şekerle besledin mi
Gökyüzünde güvercin uçurup
Ardından yemledin mi

Ayağında kara lastik
Üstünde beyaz yakalı kara önlük
Boynunda silgi asılı bir iplik
Elinde beslenme çantası
Bir kere okula gittin mi

Servise binmeden
Okula dahi gidemezsin
Ağzın cips kokuyor
Yediğinden yağ ve glikoz fışkırıyor
Adım attığın her yerden çöp taşıyor

Kovasına odun, kömür koymamışsın
Askısında çamaşır kurutmamışsın
Telinde ekmek kızartmamışsın
Kapağına mandalina kabuğu bırakmamışsın
Hatta bir kez kömürlüğe girmemiş
Bir sobaya dahi el sürmemişsin
Sen nasıl keyfini süreceksin
Soba etrafında sohbet etmenin

Esiri olmuşsun kocaman bir kulenin
Ve telefonunda durmadan
Tıkladığın klavyenin
Dilini burnuna değdiremeyen sen
Hazzını hiç öğrenemeyeceksin
Bir bisküviyi üç parçaya bölmenin

Biliyor musun acep?
Keklik Pınarı’nda vardı zincirli bir kuyu
Bal gibi tatlı olurdu suyu
Büyürdü bu suyla
Kavaklar minare boyu

Su sırası uzadıkça uzardı
Askıyla su taşımaktan da
Kollarımız uzardı
Daha önce bir kez kuyu görmeyen sen
Kovasını, askısını nereden bileceksin
Suyun değerini nasıl idrak edeceksin

Sen hiç yaşamamışsın
Yaşasan da benim gibi yaşamamışsın
Biz apayrı dünyaların insanlarıyız
Neymiş Z kuşağı
Hadi oradan teknoloji uşağı

Osman Akçay