Yaktın ya anam beni sen yaktın.
Sütünü de bana parayla mı sattın?
Çocukluktan bile kurtulmamıştım
Yaktın ya anam beni sen yaktın
Daha on üçümü bile yeni aştım.
Mini minnacık taze bir fidandım
Boynumdaki üç beş altına kandım
Yaktın ya anam beni sen yaktın
Evcilik oynarken evlendirdin beni
Çocukken ana yaptın bu bedenimi.
Sakat doğdu, bakamıyorum bebemi
Yaktın ya anam beni sen yaktın.
Pişiremedim aşı, çok tuz kattım.
Akşamları dayak yiyip de yattım.
Nikâhımda yoktu arada kaldım.
Yaktın ya anam beni sen yaktın.
Kader mi, alın yazısı mı bilemedim.
Ne dinde, ne yasada yerini göremedim.
Yaşadıklarımla ibret de veremedim.
Yaktın ya anam beni sen yaktın.
Gitti gençliğim, kayboldu yıllarım.
Pazarlarda bu bebeği nasıl bakarım?
Mahşerde inanın yakanızdan tutarım.
Yaktın ya anam beni sen yaktın.
Dinleyin analar, amcalar, dayılar
Kurtulsun bizden sonraki bacılar.
Mal değiliz biz, satılmaz insanlar.
El ele verelim, yıkılsın bu tabular.
Kayıt Tarihi : 6.5.2010 19:56:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Beldemizde erken yaşta evlenen çocukların süt parası adı altında satılması, erken evlilikten doğan çocukların bir kısmında fiziksel veya zihinsel özürlü olmaları ayrıca o yaşlarda aile ve evliliğin ne olduğu bilincine eremeyen çocukların acı kaderine acizane şiirimle dile getirmeye çalıştım.

Şiirin teması hep güncel kalacak cinsten.
Anlamı ve verdiği mesajı algılamak gerekir.
Tebrikler şairim, parmak bastığınız yara çok büyük.
Tam Puan + Ant.
Sevgilerimle....
Nafi Çelik
kusursuz güzelikte akış anlatım titizlikle
yüreğinden okuyucusuna sunulmuş
severek okudugum okurken haz aldığım bir sunu
kutlarım yüreğini başarılarıyın devamını dilerim
TÜM YORUMLAR (8)