AÇ PERDELERİNİ
Kan tutar sıcağında insanı ve konuşmaz olur dili
Anılar nasıl düşerse kendi infaz yerine
Gözlerim düşer düşlerim kararmadan hem de,
Kirpiklerinin vurulduğu geceye…
Ve tenin elementini tam da,
Sevginin kimyasıyla çözmüşken,
Aklım da yorgun düşer bedenimden,
Anılar gel, git,leriyle büyüdükçe
Hani dokunsan bin soluyacağım.
Çatlamış dudaklarıyla ateşli bir hasta, nasıl yanarsa?
Benim de yangınlarım var susamış aşka…
Hey eskiciler! Alıp, götürün şu yaşımı,
Sesleriyle simitçilerin uyandığım sabahlarıma…
Sular mı akmıyor, yoksa kestiler mi yine?
Anlaşılan kirli kaldık, başımız sabunlu,
Çöp kamyonları geçer uykularımın üzerinden gürültülerle…
Bak gök düştü yere, işte bereket yağdırmak üzere,
Sağnaklar getirdim sana, hıçkırıklarım ve gülüşlerimle.
Haydi, aç perdelerini bağrımdaki sinemin sesi,
Eski bir şarkının nakaratı olarak kalmaktansa,
Başlamak daha güzeldir yeni bir türküye…
Sal kahkahanı dal uçlarıma haydi!
Sevincin kanat çırpsın biraz,
Belki seriliriz türkülerle yeniden,
Caddelerin o aydınlık kızıltısına
AYHAN SARIOĞLU
8.8.2002
Kayıt Tarihi : 11.1.2007 22:49:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!