Gören gözüm inkar etmez
Size kimse yedi demez
Dünya takdir etti seni
Ne yazıkki kimi bilmez
Boyun posun biçim biçim
Nikahında bir karı, kolda metresi sarı
İkisinede uyarı, kendince vermiş ayarı
Günler geçti aylar geçti, iki hanım birleşti
Attılar ona dayağı, sanki yerde yatan leşti
Tabiat kuralıymış, bu kuralı kim koymuş?
Yağmur, kar taneleri, yaşama kaynak olmuş
Deryanın buharları, yeşertir sahraları
Bu devri devaimle, yaşatır canlıları
Ne beklersin yağmuru
Gözlerime baksana
Nasıl attın çamuru
Al işte yıkasana
Kuşlar gibi uçarken
Gönülde putlar yıkılmış
Zemzem suyuyla yıkanmış
Nazargahı ilahiye
İlham akmağa başlamış
La şerike derse dilin
Baba ve dedelerden, kaldı bize bakiye
Baskı zülüm ve göz yaşı, gidemezdi atiye
Elbet ıslah olmalıydı, en sonunda kavuştuk
O kirli iradeden, bu milli iradeye
Neyini seveyim yalan dünyanın
Bağrıma bastığım sen olmasaydın
Ardıma bakmadan göçüp giderdim
Peşimde ağlayan sen olmasaydın
Sevdiğim güllere konmak istedim
Sağda, solda çok gezindik
Yanlışlarda hep ezildik
Nefsimizi put edindik
Geldi devran, uyandık biz
Ahir akibet hayr ola
Her cinsten toprak ile oluştu balçığımız
Levhi Mahfuz’da saklı, kaderdeki sırrımız
Adem’in neslindeniz, itikat inancımız
Kur’an ile yaşamak, boyasıyla boyanmak
Asl olan bu hayatta, Yaradan’a kul olmak
Nerdeyse kış gelecek, hayatın son baharı
Elbet bir gün ölecek, ısıtırlar suları
Uzanır teneşirde, gasılcıya emanet
Beyaz kefen içinde, okunur salaları
Er kişi niyetine, imam anons edince
maalesef derler ya kediyi panter yapar alkol iyiyi'de söyletir kötüyü'de anlatımlar kaleme güzel alınmış kutlarım sevgiyle kalın
Ana yüreği bu, başka değil..!
BAHAR
Baksam, bakmakla doyamam,
Saymak istersem sayamam,
Nedir, şu renk renk boyanan?
…….. Güzelleşir günden güne,
……...Bugünü benzemez düne.
Ağacında yeşil yaprak,
Dallarında kuşlar şakrak,
Suları da berrak berrak,
…….. Akar neşe vere vere, ...