Annelik makamına namzet insandır kadın,
Bir gün değil, her gün değeri olmalı kadının.
Eğer saygı görmezse bir toplumda kadın,
O toplum karanlıktadır bugün ve de yarın.
Yokluğunda hep O’nu düşünüyorsan,
Kavuştuğunda doyasıya kokluyorsan,
Sıkıca sarılıp, uzunca kucaklıyorsan,
Aşk kalptedir o zaman.
Her şeyi çekinmeden konuşabiliyorsan,
Gökleri örtmeye çalışan kara bulutlar,
Zaman geçtikçe seçilmez olan ufuklar,
Batan güneşten geriye kalan yansımalar,
Umut ışıltılarıdır bulutlara tutunan kızıllıklar.
Biten gündüzün işaretidir tükenen aydınlıklar,
Kimi, doğmamış bebeğini kucaklayamadan,
Kimi, eşine ve evlatlarına doyamadan,
Nişanlısıyla, ailesiyle vedalaşamadan,
Sevdiklerini bıraktılar, göz kırpmadan.
Vazife deyip tereddütsüz koştular,
Gözlerimle gördüğüm;
Kasvetli bulutlar, hicranı fısıldar,
Uzaktaki köprü, kavuşmayı bekler,
Belirsiz ufuk, hasreti yaşar,
İskeledeki tekne, yalnızlığı çeker.
Yaş kırk sekiz,
Yolun neresindeyiz?
İkiye böl, yirmi dört,
Üçe böl, on altı,
Dörde böl, on iki,
Ne kadar yaşamışız,
Uzun zaman kaçındım yazmaya,
Kırgınım Ekim sonuna, Eylül başına,
On ay on gün uzun gibi olsa da,
Çok kısa, hem yetim hem öksüz kalmaya.
Baba denilen koca çınar göçtü aniden,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!