Şahıs ki çok mübarek Rab’bi ile birlikte,
Ruhu hep hakikatte işi olmaz nefrette…
Gözler zaten görmüyor işi kalp gözleriyle,
Park yerinde oturur eş dost ve çevresiyle…
Gelen geçen kim varsa onunla çay içiyor,
Bizi de çağırmışlar şahsım ki eğleniyor…
Pek de saygın değildik günahlarımız çoktu,
İman ve ihlas ile zararımız da yoktu…
Salih, bize seslendi dedi “Seni görüyor!
İçinden geçenlerle, ruhunu seyrediyor…”
Salih de o zümreden bir biz varız ki farklı,
Garip güçler gelince değildik dayanıklı…
“Geldiler,” diyorlardı ama kimseler yoktu,
Görünmez varlıklardan kalabalık pek çoktu…
“Hay Hak!” Diye bağırdı içlerinden birisi,
“Bunlar deli”, deyince kızgındı her birisi…
Yüzümü döndüm baktım ihtiyar uyukluyor,
Eğilip söylenildi “O seni seyrediyor…”
İzliyor, mu diyerek hafifçe ona döndüm,
Gözleri görmez diye az biraz da hor gördüm…
Kat kat yün fanilalar iç içe giyinilmiş,
Üstü başı kokuyor, dedim bu nasıl ermiş?
Salih, dedi okuyor aklından geçenleri,
Bak tek tek söyleyecek sende gördüklerini…
Dede, bize seslendi düşündüklerimizle,
“Yün fanilalarımla uğraşma giyimimle…”
Sen kendi içine bak yakasız gömleğine,
İç içe giyinmişsin atletlerin içine…
Daha başka sırlarla içimiz hep okumuş,
Bizi yanlıştan alıp yüreğimi dokumuş…
Apaçık söylüyordu kimsenin bilmediğini,
Gözleri görmez adam şahsımızın içini…
(2011)
Kayıt Tarihi : 26.4.2017 15:47:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!