İrlanda’da çocuklar gülmüyor
Filistin’de oyunlar taş sapanlarla oynanıyor
Ellerinde Afgan çocuklarının ateş saçan silahlar
Öyküler dinleyip kırlarda koşacak çocuklar nerede?
Ya da doğuyorsa bu çocuklar hain dünyada
Aşk bitmemiş olsa gerek savaşılan gecelerde
Korkular çoğalır
Beynim parça parça
Uzak neşeler saçan
Gülücüklerim
Çiçek topluyor baharın indiği kırlarda.
Gözümde yangın alevleri,
Gölgesinde oturduğum çınar
Önünden geçen kızları ağırlayan şu pınar
Zamana akıp giden düşünce yelinde
Dikenli çalılar yolduk yolumuza
Bağırırdık,dilimizde boğuldu sesimiz
Yokluğa yıkıldık kaçmaklıydık
Silkinmeden denizde yoğrulduk
Bilinmeyen bir yerden, habersiz
Martılar henüz dönmüştü...
Günden aldığım yol
Geceye kattığım mânâ
Annemin verdiği can
Babamın içtiği şerbet
Seni getirdi bana.
Nerden bilirdim, nasıl bilirdim
Geniş kalçalarıyla
Kadınlar seyirtir.
İri memeleri süt taşırır oğullara
Nasırlı elleri, çatlamış ayaklarıyla
Gölge düşmüş çehrelerindeki tebessüm
Acıya dair bin yıllardır
Ne Medusa'nın tepe taklak başı
Ne İstanbul'un baş döndüren devasalığı
Aklın kalktığı sığınak kadar sarhoş.
Bir yığın saman,boğazda vapur, şehirde kuş.
Olmak istenen büyük suda bir damla ise,
Yol; bir kıyıdan diğerine köprü kadar yakın ve uzak.
Ve aklın aldığı her şey
Bir yalan diye unutursun.
Ve bir bilinmeyenden çıkarmaya
Çabaladığın mânâ
Seni yorarken,
Anlam veremez.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!