A. Kadir (Abdülkadir Meriçboyu) Şiirleri ...

A. Kadir (Abdülkadir Meriçboyu)

Sizinle aynı yemeği yedim senelerce,
Aynı türküyü söyledim talim dönüşü,
Ve aynı rüyaları gördüm geceleri, ot yatakta.
Gün oldu cömerttim,
Canımı verecek kadar.
Gün oldu esirgedim

Devamını Oku
A. Kadir (Abdülkadir Meriçboyu)

Yaşlılara saksılar dizdim, bahçeler yaydım.
Yorgunlara diri beden verdim, taze yürek.
Döşekler serdim hastalara, rahat, yumuşacık.
Nerde yalan dolan gördüysem kızardım.
Yiğit yüreklere, dedim, canım armağan.
Ardına kadar açtım çocuklara kapıları.

Devamını Oku
A. Kadir (Abdülkadir Meriçboyu)

Cibali dendi mi
aklıma siz gelirsiniz, kadınlar,
kiminizin beş çocuğu,
kiminizin nar gibi yanakları var,
kiminiz kocasız kalmış,
kiminiz ihtiyar,

Devamını Oku
A. Kadir (Abdülkadir Meriçboyu)

Çok olun, çocuklar, çok olun,
yüzlerce olun, binlerce olun, onbinlerce.
Daha çok olun, daha çok olun,
yapraklar kadar, balıklar kadar çok olun.

Bu dünya ne tek tek yaşamakta,

Devamını Oku
A. Kadir (Abdülkadir Meriçboyu)

Bizim hiç bir hürriyetimiz yok,
Hiç bir hürriyetimiz,
Ne çalışmak, ne konuşmak, ne sevişmek,
Sen orda bağrına bas dur en büyük çileyi,
Ben burda en büyük çileyi doldurayım,
Ekmeğe muhtaç, hürriyete muhtaç, sana muhtaç.

Devamını Oku
A. Kadir (Abdülkadir Meriçboyu)

Bir taş üstüne oturup
dağlara baktım.
Üzerine güneş vurmuş dağların.
Nedense birden,
bakıp bakıp dağlara,
türkü söylemek geldi içimden.

Devamını Oku
A. Kadir (Abdülkadir Meriçboyu)

Beni bir dağ başında böyle yapayalnız koydular,
rüzgarlara, kuşlara, bulutlara yakın,
senin etinden, tırnağından ayrı,
senin kokundan uzak..

Benim güzelim,

Devamını Oku
A. Kadir (Abdülkadir Meriçboyu)

1.

En önce babam işitmiş sesimi
1917 yılı Temmuzu’nun güneşli bir sabahında.
Sonra odaya birer ikişer dolmuş
mahallemizdeki komşular.

Devamını Oku
A. Kadir (Abdülkadir Meriçboyu)

Tekmil haklar alınır.
Tekmil hürriyetler kısılır.
Tekmil köşe başları, tekmil kapılar tutulur.
Gökyüzü tıkılır dört duvar içine.

Bütün bunlara karşı,

Devamını Oku
A. Kadir (Abdülkadir Meriçboyu)

Sen orda bağrına bas dur en büyük çileyi,
ben burda en büyük çileyi doldurayım,
ekmeğe muhtaç, hürriyete muhtaç, sana muhtaç.
Sen orda dalından koparılmış bir zerdali gibi dur,
ben burda zerdalisiz bir dal gibiyim

Devamını Oku