******7Elem
I-
ezgilerin dili ile çiziliyor kavgacı suretim…
II-
bütün aşıklardan özür dileyerek geçiyorum
ölüme doğru yürüdüğüm yolculukta…
III-
aşka inançsız büyüyen çocukluğumu
imansız ve tövbesiz kullara adadım
gençliğimi günahlarına kefil ederek…
IV-
eylülün sırtında kamburlaşıyor geçmişim
annemin gözlerinde biriken sabrı
döküp avuçlarımın içine, yudumluyorum
bir gün mavi ile yollarımız kesişir diyerek…
V-
hüzünlerimi yüzüne sürüyor usulca
ömrümü omzuna yasladığım Ankara’m
biraz daha gri’ye kaçıyor yaşadığım şehir
beyaz bir mintanla ödüllendiriyor garipliğimi
kalbimde esen rüzgara kol kanat gererek…
IV-
sonra korkularım depreşiyor ince sızılarla
yaşamadığını yazan/yazdığını yaşa(ya) mayan
aşk şairleri takılıyor aklıma, susuyorum
ve ateşler kusuyorum ağız dolusu
sevincim nefrete, gülüşüm öfkeye gebe kalıyor
film başa dönüyor, yine aynı sahneleri izleyerek…
VII-
yedinci basamakta nihayete eriyor nefesim
hınzırca göz kırpıyorum koyulaşan dünyaya
zaten, sanıldığı kadar da aydın değildi fani
deyip, kendimi teselli ediyorum aldırış etmeden
toprağın koynuna sokulup bütünleşiyoruz sevgiliyle
yedisine yetmeden yiten kardeşimin ellerine tutuşturuluyor
inandırıldığı yalanlardan tek1 doğruya sığınan ruhum…
-cennetimi ateşe veren günahlarımdan/cehenneme sürülüyorum sevaplarımla…-
Cömert YılmazKayıt Tarihi : 15.1.2010 19:52:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Cömert Yılmaz](https://www.antoloji.com/i/siir/2010/01/15/7elem.jpg)
uzun zaman tesirinde kalacağım bir şiir bu
tebriklerimle
buradaki şiir sever dostlar da okusunlar diye
buradan da paylaşıyorum
Bedii
-sevgili suveyda’ya
doğum günün kutlu olsun..-
annem deniz barındırırmış gözlerinde
o n s e k i z i n d e öğrendim. öğretti
temmuz yüklenip giderken ömrümden
sonra bittiği yerden başladı her şey
suya yol oldu kalp kapağımın altındaki ark
baharlar yeşil kıldı
içeriyi
cennete çevirerek
onulmaz denilen yaramı onardı
y i r m i b e ş i n d e imdadıma yetişen
bir kız çocuğunun kulağına okunan ezan sesi
üç kez adını nakşettim adımın ucuna
çiçeklendi dağlarımın etekleri
kelebek kanadına asılı
aşklar
uçuştu yanı başımdan
derler ki “sevmek ağır bir vebaldir”
bu kadar hafife alınmamalı. ve de ucuza
büyümeyi erteleyen çocukluğuma
ekmek arası ihtimaller sığdırdım
gözlerinin kahvesinden
k ı r k ı m a yaslanıp bir umut aşıladım
yeniden doğdum ufkuma vuran ışıkla
bedii duruşuna tutundum
temmuzun şahitliğinde
üzerimize yağan kuş sesleri arasında
aramıza bir şiirlik boşluk bıraktım
kendime yabancı bir ülke değildim artık
yokluğun tarafından darp edilen günleri
varlığına teslim ederken
içi “sen” dolu bir cümleyi
ağzıma çerçevelettim
ne zaman söze başlasam/önce doğuşunu kutsuyor dilim
Cömert Yılmaz
canhıraş bir dava...
çok fazla aktif olamıyorum Antolojide ben ama, bu değer üstü Kalem ve Kelama burada rastlamakta ayrıca misliyle mutluluk verdi...
saygı duamla....
annemin gözlerinde biriken sabrı
döküp avuçlarımın içine, yudumluyorum
bir gün mavi ile yollarımız kesişir diyerek… ....kim ne derse desin ben sevdim....
TÜM YORUMLAR (68)