72 Dizede İstanbul Şiiri - Kasım Kol

İki kıta senin ile buluşmuş
Hasret çeken aşklar gibi kavuşmuş
Krallar,sultanlar aşığın olmuş
Tüm çağların cazibesi İstanbul

Peygamber söylemiş hakkında sözü
Bu söz ile yanmış ümmetin özü
Fethe ordu gelmiş bak dizi dizi
Fatih`e cennet müjdesi İstanbul

Üç dinden kurulu bir han gibisin
Öyle narinsin ki ceylan gibisin
Dostluğa,barışa ferman gibisin
Ey İslam`ın hoşgörüsü İstanbul

Öyle bir şehirsin yedi tepeli
Yediden yetmişe herkes görmeli
İstabul Türk`ündür dünya bilmeli
Zordur senden geçilmesi İstanbul

Şairin, yazarın ilhamı sensin
İnsanın neşesi ve gamı sensin
Hayat bir pencere ki camı sensin
Şu dünyanın en tatlısı İstanbul

Kız Kulesi konu olmuş dünyaya
Çık Pier Loti`den bak Galata`ya
Altın boynuz Haliç girsin araya
Hünerleri sayılası İstanbul

Kültürde dünyanın başkenti oldun
Nazlı bir çiçektin dalında soldun
Yeşilin bozuldu betonla doldun
Yıkıp, yeni yapılası İstanbul

Her çağdan hatıra vardır bağrında
Kurulmuş boğazın iki yanında
Ne ararsan vardır Mısır Çarşı`nda
Çağlar açıp kapatası İstanbul

Ayasofya Sultanahmet cephesi
Minarelerinde ezanın sesi
Erenler yatıyor vermiş nefesi
Her tarafı sezilesi İstanbul

Taş ile toprağın altındır derler
Boğazda, yalıda oturur beyler
Her halin güzeldir gönlümü eyler
Hasret gibi çekilesi İstanbul

Anlatılmaz eğlenecek yeri var
Tarihi sarayı camileri var
Gariplerin sende ümitleri var
Gurbet deyip göçülesi İstanbul

Emirgan Korusu içilir çaylar
Veli Efendi`de koşuyor taylar
Karagümrük yanar Beyoğlu ağlar
Şarkıların öz konusu İstanbul

Sarıyerin ayrı, Bebek`in ayrı
Kanlıca yoğurdu meşhurdur gayrı
Türküsü söylenir bil Üsküdar`ı
Muhit muhit bilinesi İstanbul

İki hisar karşılıklı duruyor
Boğaza uğrayan balığı yiyor
Bir gelen bir daha gelmek istiyor
Gönüllerin tiryakisi İstanbul

Eminönü, Fatih, Beyazıt nerde
Galata köprüsü Haliç`e perde
Topkapı Sarayı görkemli yerde
Kapıları sayılası İstanbul

İki asma köprü sana gerdanlık
Eyüp El-Ensari daim nazarlık
Verme Mevlam verme burdan ayrılık
Çiçek gibi derilesi İstanbul

Yerebatan Sarnıç tarihe şahit
Gülhane dağıldı yakalım ağıt
Kalemim yazmıyor, tükendi kağıt,
Zordur seni anlatması İstanbul

Kasım Kol`um bende duyulmaz sesim
Ne mekanım belli, ne de adresim
Paşaların çoktur semtlere isim
Durup durup bakılası İstanbul