Karşıdan ağır ağır geliyor Karabıyık. elinde bir şişe, kafasında borsalino şapka, üstünde janti bir takım elbise. Sakalları kirli ama bıyıkları her zaman ki gibi yerli yerinde. Elindeki meyi bitirip de yere düşünce, koştum tuttum kolundan hafifçe ve sordum: "Niye bu kadar içtin Karabıyık, yine derdin ne?" "Bak şair!" dedi:
Üzerimde Filistin gömleği, en kan kokan cinsten,
Üzerindeki ABD kravat farksız dar ağacındaki ipten,
Atlarınki gibi gözlüklerim diğer İslam devletlerinden,
Mimiklerimse, gerçek İslam'dan bir haber İran şeriatinden.
Sevdanın ateşi eğer
Her an yanıbaşımda yatmasaydı
Ben bu yükü taşıyamazdım
Sevinçlerime biraz hüzün katan odur
En çaresiz anımda
Issız bir dere kenarını
Devamını Oku
Her an yanıbaşımda yatmasaydı
Ben bu yükü taşıyamazdım
Sevinçlerime biraz hüzün katan odur
En çaresiz anımda
Issız bir dere kenarını
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta