İri gözlerinden kırmızı yakutlar düşüyor yanağına
yağmur çiçeklerini rüzgarlar öperken
bütün mumlar sönüyor son fısıltın'da
burası bizim bahçemizdi
yalansız'dı bütün düşler
gecemiz saf ve üryan
kapımızda diz boyu gelincikler
burası bizim evimizdi
kiracıydık anadan doğma
yoksulluk desen babadan kalma
bembeyaz papuçlar ağlıyor şimdi
bayramlar sisli bir orman ardımızda
iri gözlerinden kahırlar üşüşüyor yollarıma
çıkınımda
ekmek bayat
zeytin bayat
su bayat
hayat bayat
taze kan damlıyor satırlarıma
efsunladı bizi bu yalan dünya
gerçeğin ötesinde bir yerlerde
yalın ayak koşuyor gölgemiz
her gün yeni bir çocuk doğuyor bahçemizde
iri gözlerinden inciler düşüyor
düşüp'te üşüyor ellerin
ben bir akşam üstü bırakıp gideceğim seni
büyük bir ihtimal solunum yetmezliği
büyük bir ihtimal kalp krizi
ne diye bırakamadık sigara denen şu illeti
öyle hasta yatağında ölecek adamda değildim hani
ben kurşunla ölmek isterdim
üzerimde tertemiz üniforma
alnım ak başım dik şerefli bir nefer gibi
toprağı kucaklamak isterdim
kırlangıçlar geçiyor bak
oysa bahara daha çok var
perçemin'de kış ateşi
iri gözlerinde zemheri
sönüyor avuçlarında yüzüm
kapanıyor iki gözüm
şimdi her şey anadan üryan
benden ayrılıp
sana kalan
21 gram.
09.12.2017
Kayıt Tarihi : 18.12.2017 11:26:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!