Züldar Begüme Dördüncü Masallama
4a/:
Eyva Zü...
Ay'da, beklenen misafirdir zamanda...
Utangaç güneş de bile.
Seyyareler ağıt yakar ya kendine,
Her dönüşte coğrafyaları kabarır onların.
Zamanın sonudur,
Unutur herkes nereden geldiğini.
Ve anımsamaz nereye gideceğini kainatta.
Biz de bir dul kadın oğluyuz aslında Zü...
Bizim türkümüz de 'güzelavratotu' kokar.
Bir gün beklenmedik bir an çıkagelirse uzak bir şiiristandan. Yalın ayak. Delirir tüm ülke. Ve delirir tarlalarda gün vurgunu şesikamerler. Yuvasına dönen leylekler gibi son savaşa gidenler bile delirirler. Suların rengi döner sarıya. Dağlar kızıla çalar. Herkes gibi sen de Zü... Halaya durursun bağ bozumunda. Şıra damıtır, şarap sunarsın Nedim'e ve bana. Ya da kefir Cengiz'e. İskitler suya iner. Dalgalı saçlarını yine bir vezir tarar amazonların. Yatırıp dizindeki yalnız hanlarda. Savaşçılarla oynar görünür zaman. Çok kızar uzakta bir kahin zamana bakıp ihanet penceresinden. Araya aralık girer. Onlara: 'Sizi uyardım,' diye bağırır iki yüz ellinci sahifesinden Zend Avesta'nın. Yani kitab-ı Kadvar'ın: 'Kim ki eder, ancak özüne eder.' Kendine uygun düşmeyen ölür veya gider dönülmez yola Kaf-ı cebelden. Arkadaşlar seçilir ya mayısın altısında. Neden? Ben de bilirim ama söylemem.
Ama şiir ilinin ölümsüz burcundasın sen ey Züldar.
Şarap sunulunan Nedim'i.
Ya da kefir içen Cengiz'i.
İskitlerin suya inmesini.
Bilmezsin Zü...
Bilemezsin bunları.
Gün vurgunu şesikamerleri,
Yuvasına dönen leylekleri,
Son savaşa gidenleri,
Yuvasına dönen leylekleri,
Son savaşa giden ve delirirleri,
Şarap sunulan Nedim'i,
Ya da kefir içen ve keyiflenen Cengiz'i,
Suya inen gün yangını İskitleri,
Amazonların dalgalı saçlarını tarayan kara veziri...
Bilir misin yoksa? ...
Kitab-ı Zend Avesta'yı Züldar kız?
Ah Mongolik hırsız!
Kayıt Tarihi : 24.3.2006 16:43:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!