Züldar Begüme Yirmi İkinci Güzelleme
1/:
Hayal ülkemin begümü Züldar:
Herkes gibidir evren,
Baygın, usul, aksak ve titreyerek...
Bu yüzden yağmurlar da ağlar,
Sırf senin için son karede...
Yakınımızdayken alema uzak olan bulutlar,
Anadan doğma sis görünür oysa.
Anlatacaktın ya Zü,
Hani bir gün dağların sivri masalını.
Belki de o esrik balıkçılar avladı da
Bir varmış...
Bir yokmuş oluverdi Cebel-i Kaf'ta her şey,
Ya da Araf'ta tuzla buz kuş dilli masalın.
'Dorukların kükürtlü buğusunda
Sabahın gözü kamaşır.' derler ya...
Uzak akraba bilgeleri şaman elinin,
Ya da yaş düşer ya kumların saçlarına
Sadece bu nedenledir fiziğin titremesi Zü...
Toprak ta içinden güldüğü zaman,
Neler olur?
Bir bilsen...
Tabii ki hayata şıngır şıngır şenlik yansır.
Bir zamansız darbe de sizden olsa,
Ne çıkar oy dereler?
Siler gözlerini ağunarak aşk,
Senden artan çorakla dere boyunda.
Sana garip gelecek ama Züldare,
Çoktan beri, mesela kalubeladan...
Uçtuğundan habersiz kuşlar.
Bunu bilen bir sözcük dans eder şimdi,
Kuşların ve deryanın dişlerinde.
Ve esrik kafalı dalgaların
Bakırdan parmaklarının arasından
Yapay karlar düşer salına salına
Takvimde yeri olmayan zeminlere.
Aşktır işte Züldar kız...
O sonsuz yazgısına vurgundur
Yüreği bekleyen som hüzünden nöbetçilerin
Ve hayallerin eflatun limanlarına kanlı güldür...
Yaşlı bacalardan er kokan dumanlar kaçar,
Zifafların sabaha karşısında.
Çekilir camlarına ağıt ve umut,
Ayıplı geceyi mimleyen yıldızların.
Ağlar bil cümle yürek,
Kainatsa rutin nöbetinde o an
Adem'le senkrona keser gökyüzünde kozmik hız
Sen ey begüm kız
O an şiir ilinin ölümsüz burcundasın.
Arzın semaya hurucundasın,
Yıldız yıldız...
Ah zamanı çalan hırsız!
Kayıt Tarihi : 24.3.2006 16:33:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!