İlâhî bir şeb-i aruz töreni var, bak, semâda (*) ,
Gaipten bir mûsikînin âhengiyle sanki bazen
Dönüp durur koca dünya, hiç bitmeyen bu semâda (**)
Âhenk tamam, fakat sır şu; hani kudüm, nerde neyzen?
Sırasıyla kışlar, yazlar, sen döndükçe gündüz, gece,
Ne muhteşem bir düzen bu, akıl üstü bir bilmece.
Hayatta ben en çok babamı sevdim
Karaçalılar gibi yardan bitme bir çocuk
Çarpık bacaklarıyla -ha düştü, ha düşecek-
Nasıl koşarsa ardından bir devin
O çapkın babamı ben öyle sevdim
Devamını Oku
Karaçalılar gibi yardan bitme bir çocuk
Çarpık bacaklarıyla -ha düştü, ha düşecek-
Nasıl koşarsa ardından bir devin
O çapkın babamı ben öyle sevdim
Evrenin yasaları... Yaradan var etmiş ve o yasaları koymuş... Milyonlarca yıldır hiç aksamadan işliyor, düzen, nizam...
Tıpkı bir semâ töreni gibi...
Musikisi 'kendiliğinden...'
Dönen semazenler ve seyredenler insan, yaratılmış olanlar...
İşte onlar, acaba sürekli bir biçimde tekrar eden törensi hayatın sırrına vakıf olabiliyor mu? Etrafında döndükleri 'şemsin' farkındalar mı?
Şiir, sürüp giden hayatla, sema arasında müthiş bağ kurmuş, sanki bizleri törenin izleyenleri gibi çekiyor şiirin içine...
Yine etkiliydi, çok güzeldi Abi.. Kutlarım..
Her dizesinde semazenlerin döndüğü bir sema törenini izletir gibiydi şiiriniz...Anlamı doğru ve derin...
Kaleminize, yüreğinize sağlık sayın Ünal Beşkese...
Evet güzel üstadım gene semavi
semazenleri döndürmüşsünüz..
Zerreden ta semâvat kandillerine
kadar bu manzum kasidelerle meczup
mevlevî gibi dönüp duruyorlar işte.. Çünkü
KÜN emri ile dön demiş olmalı ki
dönüyorlar..
Bir çok yönlerinizden
biri de galiba bu TASAVVUF
meşerbinizin olması ne kadar güzel,
efendim tebrik ve takdirlerimle
saygılar sunarım.
Bu şiir ile ilgili 13 tane yorum bulunmakta