zzzzzzzz SÎNE-İ YAR MEYHÂNESİ Şiir ...

Etrafında dönüp yaşar, hem sevdâyı, hem gurûru
Sonu, yanmak sinesinde, nûr-u yârin pervânesi....

kutlarım sizi sevgili şair.YUVASIZ KUŞ

Şiirinizin muhteşem ışığı gözlerimi kamaştırdı.Söze gerek kalmaksızın hayranlıkla okudum..Sessizce yüreğime aldım .. Sonsuz kutluyor saygılarımı sunuyorum..

Ehl-i aşkın dergâhıdır sîne-i yâr meyhânesi,
Meyhâneyi dergâh kılan, lâl leblerden peymânesi.
Mey değildir serhoş eden, peymânenin âteşidir,
Sun ey sâki, ben de oldum o leblerin dîvanesi...


Kızartrtıkça gül ruhsârı, vuslat ânının sürûru,
Pembeleşir ipek teni, rahşân olur yârin nûru.
Etrafında dönüp yaşar, hem sevdâyı, hem gurûru
Sonu, yanmak sinesinde, nûr-u yârin pervânesi....

Ünal Beşkese
::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::...
Aşk ehlinin muhabbet yeri olan meyhane, yârin sinesidir
Onu muhabbet yeri yapan, şarap rengi dudaklardan kadehlerdir
İçki değil, o kadehlerin (dudakların) ateşidir sarhoş eden
Ver saki, ben de o dudakların çılgınca tutkunu oldum.

Gül yanakları, vuslat anının sevinci, hazzı kızarttıkça
Teni pembeleşip, daha parlaklaşır sevgilinin ışığı
Etrafında döne döne seyrederek sevdayı yaşamaktan gururlanır
Ve, pervane gibi, o ışığın (ateşin) ortasında, sevgilinin sinesinde yanmaktır kaderi.

Şaheseriniz harikulade! Alkışlarımla kutlarım efendim, hayırlı kandiller...Saygılar...

Güzel şiir...
İçtenlikle kutluyorum Efendim.

Erdemle.

Kıymetli şairim, inanın Nedim'i, Bâki'yi, Fuzuli'yi hiç aratmıyorsunuz.
Şiir diliniz, duygularınızla harmanlanınca böyle enfes, okunmaya doyulmayan dizeler çıkıyor ortaya. Bu biraz da bir 'LALA' olan dedenizden tevarüs etmiş olmalı. Şiirlerinizi okuyunca o devirlere gidiyor insan. Duygular deseniz öylesine içten bir anlatımla dile gelmiş ki, okudukça okuyası geliyor insanın.
Hep yazın efendim. Bizler mahrum kalmayalım.
Sevgiler ve saygılarımla...

Yarin sinesi ne güzellikler, ne gizemler saklıyor ki, onun ateşine düşen nasıl sarhoş olmasın... Öyle bir tutku ki, her kavuşma yeniden yanmaktır, bile bile...
İşte sevmenin gücü, aşkın deryası bu kadar derindir...
Divan Edebiyatının 'yaşayan ehli kalemini' gönülden kutlarım... Ömrünüze bereket Abi...

Sevgili Ünal hocam,eski türkceden pek bilgim olmadigi icin önce birkac defa okudum,ama olayi normal olarak zihnimde canlandiramadim,ne zamanki asagidaki o bizim anladigimiz dilden okudum,hemen cözülüverdi olay..
Her okudugumda nesem biraz daha yerine geliyor,bir daha okuyorum,icimden,emeginizin karsiligi,cok daha güzel seyler yazmak geliyor ama sizi laikiyle övecek cümleleri kurmakda zorlaniyorum tabi.Bende Bedri beyin yazdiklarina katiliyorum,hayat tecrübesi,Allah vergisi kabiliyet,birde ilim bir araya geldimi iste böyle bizi her zamanki gibi soklara sokan saheserler ortya cikar,siz yazmaya devam edin,artik hepimizde aliskanlik oldu.
Bir önceki siirinizde,gül yapragi gibi hafif kivrilmis pembe dudaklardi,bugünse,o güzel meyhanede,sarap rengi kadeh olmuslar..!!
Ve o vuslat anini bundan daha güzel tasavvur ettirecek,baska sözcüklerin,olacagini düsünemiyorum ben.Insana adeta yasatiyor,ben siiri okurken gözümün önünden yanaklari pembelesmis huriler gecmeye basladi bile..
Hocam,o sevgi dolu yüregin,kalem tutan ellerin dert görmesin,yine tek kelimeyle sahaserdi.Ellerinden öpüyor,esenlikler diliyorum.

Gönülden kutlarım kaleminize sağlık
Mesut Özbek

tebrikler Ünal bey yine kalem ile yüreğin çağlaması neticesinde bir şiir deryası içinde yüzerken kayboldum. tam puan ile selamlıyorum sizi ve güzel şiirinizi. +

Ayrıcalıklı muhteşem bir çalışma efendim,öncelikle yüreğiniz var olsun diyor saygımla eserinizi listeme alıyorum,nicelerinde buluşmak üzere...