KALAMIŞ, AKŞAM VE BİZ
.../Güneş, bir alev topu gibi yaklaşırken denizin yüzüne,
Ellerin, avcumda neden ateş gibi yanıyor?
İki hazan yaprağı, takılıp gitti de yasemin kokan bir rüzgârın peşine,
İki damla kan olup düştüler, batan akşam güneşine...
Birden, şarap rengine büründü ufuk, çığlık çığlığa uçuştu sarhoş martılar,
Efsunlu iksirinden bir kadeh dökünce Baküs, Eros'un yaktığı aşk ateşine.
.../Başın omzuma dayalı, rüzgârla uçuşan saçların dudaklarıma değiyor,
Soluklarımda parfüm kokun, neden titriyorsun?
Ne martı çığlıkları, ne uğuldayan deniz, bak, bütün sesler dindi,
Ve akşam, sakin denizin üstüne eflâtun bir şal gibi indi.
Şimdi, dudaklarımda oynaşan o kızıl saçlara
Ilık bir esintiyle, yasemin kokan bir akşam sindi...
.../Birazdan mehtabı göreceksin Kalamış Koyunda ve yakamozları...
Daha bir koyulaşacak dudaklarının kırmızısı, fark etmeyeceksin...
Bir yanda, Todori'nin bahçesinde, asılı kalmış Selahattin Pınar tamburunun sesi,
Bir yanda, Belvü'nün önlerinde, yakamozlarla sarmaş dolaş bir Münir Nurettin bestesi,
Kalamış'ta akşam, bin bir makamdan bir şarkı olmakta şimdi,
Mehtap, yakamozlar ve dudaklarından güftesi...
.../Gece, mehtap, yıldızlar, deniz...Hepsi uykuya dalmış,
Gitmişsin ama, iki tel saçın dudaklarımda ve ellerin bende kalmış...
Ünal Beşkese
Ünal BeşkeseKayıt Tarihi : 3.11.2013 12:27:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Dizeydiler;mükemmeldiler...demekle yetinmemek gerekiyor.Başka şeyler de söylemek kaçınılmaz oluyor bu şiire.
Yaşamın içinde yankılana sevdanın,yaşamın içinde atan aortun;yani aşkın başka türlü dalgalanmalarıydı.
Aşk şiirde;şiir aşkta konumlandırılmaktaydı.
Yaşamın onurlu sözcüğü olan aşk'ın bir ozanın kaleminde nasıl tanımlanabileceğine yönelik olarak bir öykü sunumuydu.
Kutluyorum Değerli Üstad'ımı...
Burada susun, ufka ve denize bakın. Sonra gözlerinizi
kapatın bir müddet... Kulaklarınıza gelen nağmelerde, kim bilir kimlerin sesi var? Yüzünüzü ve saçlarınızı okşayan meltem, göçüp gitmiş bir sevgilinin elleri mi? Martıların kanat seslerinde hangi yırtılmış, sevgilinin eline geçmemiş mektupların fısıltıları var? Ya bu kayıp giden geminin dumanına mı saklanmış hasret?
Havada buram buram sevda var... Şiirlerde eski sevdalar filizlenmiş, boy veriyor...
Kanayan yürekler kan kırmızısı... Gökler şarap rengi... Deniz eflâtun...
Nefis bir şiirdi yine efendim. Gönül dolusu selamlar... Saygılar... Tam puan.
Ya ilk buluşulduğundan, ya ilk 'el ele tutuşulduğundan', ya da bir şarkının sözlerinde aşkı yaşadıklarından...
Kalamış, böyle yer zaten... 'Bir tatlı huzur' alınan yer...
Harika bir şiir yine Ustam.. Kutluyorum içtenlikle..
TÜM YORUMLAR (19)