Düştü gönle bir kızıl kor gibi nûru, şeblerin,
O hâreli gözlerinin âteşin bir nigâhı,
Bir gülistan ki gül sinen, gül cemâlin, leblerin,
Gül feminden tattım ilk kez gül kokan bir günâhı...
Her bûsen bir başka şarkı, mâkamları desteyle,
Başlatalım meşkimizi, bûselik bir besteyle.
tozlu bir şemsiye durur
çatı katındaki odanın
kuytu bir köşesinde
kumaşındaki eski yağmurların
hüzünlü kokusuyla
Devamını Oku
çatı katındaki odanın
kuytu bir köşesinde
kumaşındaki eski yağmurların
hüzünlü kokusuyla
O bûseler bir günahsa, varsın sen de mücrim ol,
Dualarım, niyazımsın, gel de, benim ecrim ol.
Geceleri mehtâbım ol, sabahları fecrim ol,
Gel, çerağan vaktim olsun her gecenin sabâhı...
MUSIKİ TADINDA, EMEK YOĞUN MÜSTESNA DİZELERDİ.
TEBRİKLER, TAM PUAN VE DE SAYGILAR...HŞT
VE SN. ÇEŞTEPE'NİN BU AÇIKLAMANA LUTFETTİĞİ NAZİK GÖRÜŞLERİ;
Kimden : uzungemici / cevat çeştepe (Bay, 62)
Kime : old
Tarih : 27.12.2012 15:21 (GMT +2:00)
Konu : Yn: Yn: Yn: ÇERAĞAN VAKTİM (Yeni Şiirim)
Sakınca olduğunu söylemedim zaten Ünal Bey....
Tabi ki amacınız da çok güzel. Ama kulak dolgunluğu unutulmaya yüz tutan bir dili öğrenmek için ne kadar yeterlidir. Henüz yaşayan Türkçede günlük kelime kullanımımız 50-60 kelimeyle sınırlıyken...
Teşekkür ediyorum cevabınız için..., saygı ile...
SN.ÇEŞTEPE'NİN ÇOK DEĞERLİ YORUMUNA TEŞEKKÜR VE EKLENTİM;
Bu şiiri de, diğer 700 kadar şiirim gibi, konuşulan Türkçe ile yazabilirdim tabii Cevat bey.
Ancak, çok sevdiğim ve şiir diline çok yakıştığına inandığım bu tür kelimeleri, şiirlerimin %2-3 kadarında kullanıyorum.
Bunun nedeni de, şiir yazan, edebiyatı seven genç kardeşlerimizin, bırakın Nedimleri, diğer büyük Divan şairlerimizi, Ahmet Hâşimleri, Yahya Kemalleri dahi okumamalarına, anlamamalarına neden olan bu dil farkı yüzünden, şiirimizin bu büyük ustaları kaybetmekte olduğunu görmem ve bundan tarifsiz bir üzüntü duymamdır.
Benim naçiz şiirlerimi okuyan 3- 5 okuruma, bir kulak dolgunluğu halinde bile, bu güzel sözcükleri tanıtabilmeyi bir görev bildiğim gibi, şiir dilinin, konuşulan dilden biraz daha farklı olmasında da bir sakınca olmadığına inanıyorum.
Teşekkür ve saygılarımla,
Ü.B
Ölçüsüne, sesine ve anlatımdaki dili kullanım zerafetine diyecek söz yok. Gerçi siz bu şiiri yaşayan türkçe ile de eşdeğer güzellikte yazabilirsiniz sayın Ünal Beşkese...
Kaleminize, yüreğinize sağlık....
Muhteşem bir sesleniş gül dudaklı yare...Bu tür şiirleri okumak apayrı bir zevk ..çok daha yürekten içten geliyor aşk...Ruh dinleniyor şiirdeki büyü atmosfere yayılıyor...Çok başarılı duygu kokan dizeler..Muhteşemsiniz. sonsuz saygılar...
TEBRİK VE TEŞEKKÜRLER
Efendim burcu burcu Osmanlı
kokuyor, işte mesele bu
uydurukcadan arıtılmış
bir dil, cerağan sarayından
yükselen nağmeleri andırıyor.
Saygılarımla
Şairimiz sevgiliye sesleniyor,sen gel yeterki diyor ben senin her gelişini anlamlı kılarım...harikulade dizeler kutluyorum Sn:Beşkese saygımla efendim...
Güzel bir eser Gönlün abad olsun Kaleminde mürekkep,Kelamında söz, hiç bitmesin Sağlıkla,sağlıcakla. on
Ünal hocam biliyormusunuz, ben taa lise yıllarımdan bu yana hiç osmanlıca, eski türkçe ile yazılmış şiirler okumamıştım.. inanın zulüm gibi gelen o yıllardaki şiirler şimdi sayenizde çok sever oldum..:) hatta okumaktan zevk alıyorum.. özellikle eski dile bir de sözlük koymanız harika.. teşekkürler, yine gönül dilinizden dökülenler çok güzeldi..
Aruzu aratmayacak kadar başarılı, bestesi üzerinde, duyguların dorukta olduğu bir şiirdi efendim.
Ben bu tarz şiirlerde sanki yaşamışım gibi, lâle devrine gidiyorum. Gözümün önüne bir kayık, içinde kayık çekerken şiirler okuyan, o devrin şarkılarını terennüm eden insanlar geliyor. Müthiş keyif alıyorum.
Seyrediyorum sanki o insanları.
O kadar güzel yazıyorsunuz ki, ruha hitabediyor.
Hep diyorum, bu dilin hiç unutulmaması gerek...
Gönülden ve tam puanımla kutluyorum efendim.
yürek sesiniz hiç susmasın.
Sevgiler ve saygılarımla...
Bu şiir ile ilgili 22 tane yorum bulunmakta